Tuğba Topal
BAYRAMIN GURBETİ
Gurbette yaşayanlar iyi bilir bunu; gurbetin bayramı olmaz, bayramın da gurbetini yaşarız biz. Issızdır, soğuktur, rengi yoktur, tadı yoktur...
Hep bir şeylerin yokluğunu ve özlemini çektiğimiz gurbette bayram günleri daha çok buruk geçer. Mesafeler daha çok acıtır canı. Çalan telefonlar, online yapılan görüşmeler yetmiyor içimizdeki burukluğun giderilmesine. Öpülmeyen eller, sarılamayan kollarla dolu gurbetin sokakları.
"Her bayram sabahı göğsümün üstüne bir ağırlık çöker ve yüreğimi kimsesizlik hissi kaplar. " dedi gurbetteki.
"Ne var ki! Burada da eski bayramların tadı yok, üzülme. " dedi. Sevdiklerinin yanında olmasının değerini bilemeyen sıladaki.
Gülen yüzlerimizin arkasına saklansa da, dolu dolu olan gözlerimizin içinden haykırır içimizdeki burukluk. Dolup taşar içimizdeki özlem. Ailesi yanında olanlar biraz daha şanslı olsa da, ailesi yanında olmayanlar hem yetim, hem de öksüzdür bayram sabahları. Gurbetin kendisi soğukken, daha da çok üşütür yürekleri.
Yine bir bayram geldi, çaldı kapımızı. Elinde yalnızlık ve kucağında hasret getirdi biz gurbetçilere.
Bayram demek takvimdeki yazı mı?
Bayram hasret, bayram ağrı, sızı mı?
Açıp yüreğimi, yumup gözümü
Özüne girdiğim bayramlar hani?
Abdurrahim Karakoç
Herkesin sevdikleriyle birlikte geçireceği. Uzanan kolların birleşeceği mutlu ve huzurlu bayramlar dilerim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.