İnsanlar vardır...
Hayatınızın içine yıldırım gibi düşerler,
Deprem gibi dağıtarak herşeyi
Çekip giderler.
Hiç düşünmezler
Arkalarında bıraktıkları yıkıntıyı.

İnsanlar vardır...
Bir zamanlar hayatınıza bir şekilde girmiş
Sadece sevgili değil, dost, arkadaş...
Ama yollar ayrılmış, hayat bu ya..
Yıllar sonra tekrar hayat karşına çıkarır
Yine kaldığı yerden,
Seneler önce hayatınızda yerleri neyse 
Hep öyle devam ederler 
Sizinle var olmaya.
Bu kez daha sıkı sarılırsınız
Kaybettiğiniz yıllarınızdan, gençliğinizden, umutlarınızdn
Bir parçadır onlar elinizde kalan
Dünün şahitleridir,
Artık kaybedilmeye cesaret edilemeyen.

Bazı insanlar vardır...
Onlar girdiklerinde hayatınıza, 
Her şey toz pembe olur,
Her zaman yanınızda olduğunu bilirsiniz
Her şartta, her durumda.
Gözlerinizi kapatıp, 
Kendinizi rahatça arkaya bırakabileceğniz
Kadar güvenirsiniz onlara.
Dost, sırdaş, arkadaş, sevgili
Onu nasıl görürseniz kabullenirler hatta.
Çünkü size değer verirler 
Hem de öyle lafla değil, yürekten.

Bazı insanlar vardır...
Hayatınıza girerler sadece boşluk doldurmak için
Ne sizin, ne de onun için 
Çok da bir şey farkettirmez yokluklar
İşleri gelince dost olurlar
Gelmediğinde düşman, ya da 
Yüzünüze gülüp, arkanızdan kuyu kazarlar.

Kimi insan vardır...
Başlangıçta çok değer veriyor gözükür
Çıkarlar çatışınca dört nala kaçar,
İstediğini alamayınca,
Ona istediği gibi davranılmayınca.
Yalandır o büyük atıp tutmalar...

Bu kadar çok farklı insanla karşılaşıyor,
İster istemez onları hayatımıza alıyoruz. 
Evren’de olup biten her şey, şu an, geçmiş, gelecek
Birbirine bağlı.
Dolayısıyla hayatımızdaki insanlar da
Bir sebepten hayatımıza giriyorlar.
Biz etrafımızın aynasıyız, 
Etrafımız da bizim aynamız.
Bunca farklı insanla beraber yaşarken
Bizi yoran ya da sevindiren hayat değil,
İnsanlar...
Ben de yukarıdaki insanlardan birisiyim sonuçta
Her bir birey için farklıyım.

Olan biten her şeyde kendi sorumluluğumuz var.
İnsanların bize karşı davranışlarından da 
Biz sorumluyuz.
Her zaman “Benim bu olayda sorumluluğum ne?”
 Diye düşünmemiz gerekiyor.
Ve
“Alçakgönüllülük olmadan, yiğitlik tehlikeli bir oyundur.”
Siz kendinizi bildiğiniz sürece, 
Başkalarına karşı da tevazu göstermeyi bilin.
Karşınızdaki sizi neye zorlarsa zorlasın.
O zaman sizi aşağı çeken açgözlülük, kıskançlık, öfke ve güvensizlik
Duygularını yenebilirsiniz.

Herkes değişebilir, ben değişirsem eğer.