Banu Pirinçcioğlu

Banu Pirinçcioğlu

CEHALET

Cehaletinizden yoruldum.

Etrafımda cahil cühela görmekten bıktım.

Bir yerde çıkmış bir deli, camiyi kapatamazsın, melekler korur orayı birşey olmaz der. Başka bir yerde köpekten virüs geçer sanıp gider köpeğini sokağa bırakır. Cehalet okumakla gider arkadaşım. Oku biraz oku. Öğren.

Bağnaz kafalarınıza rağmen hala bilgi alabilirsiniz. Sadece okumak gerekiyor. Kitap olur, internet olur, bilgi alınacak heryer makbul.

Okuyun arkadaşım okuyun.

Biri gelir bahçeli eve kurulur, çıkar çocuğumda toz böcek alerjisi var der, bütün hayvanlar gitsin ister. Yok çocuğumun ateşi çıktı, bahçeye giren kediden oldu der. Baksan tipine şehirli sanırsın da her şehirli bilgili olmuyor işte.

Bir gidin okuyun, öğrenin. Dilimizde tüy bitti, her birinize kreşe giden çocuğa anlatır gibi anlatmaktan.

Kedinin köpeğin salyasından insana hastalık geçmez. Mantığınıza göre bütün kedi köpek sahiplerinin hastalıktan kafasını kaldıramıyor olması gerekirdi.

Köpeği olan herkes, düzenli olarak ishal, kusma, ateş, kaşıntı, kabartı gibi hastalıklar yaşıyor olurdu. Üzgünüm ancak hiçbirini yaşamıyorlar.

Gayet sağlıklılar. Hatta siz hurafe kafalılardan çok daha sağlıklılar.

Misal ben, kendim, bizzat köpeğimle evimin heryerinde birlikteyim. Sokaktan eve girmeden, daha kapıda patileri ıslak mendille silinir önce, sonra da şampuanla yıkanır. Salona da girer, kanepeye de oturur, yatağa da çıkar. Dahası sevgi dolu olduğundan durmadan öper beni. Yüzümde gözümde elimde salyası eksik olmaz.

Şimdi sizin kafalara göre, benim bağışıklık yerlerde olmalıydı. Alerjim, kaşıntım olmalıydı. Sık sık bakterilere ev sahipliği yapıp ateşler içinde yatıyor olmalıydım. Senenin yarısını gripli, enfeksiyonlu geçiriyor olmalıydım.

Ancak hiç öyle olmuyor. Ben bütün bunları yaparak, senede bir kez grip oluyorken, sen hurafe kafalı arkadaşım, on kez grip oluyorsun.

Dahası, sırf kendi kedim köpeğimle değil, sokaktakine de çok sık dokunuyorum. Seviyorum, kucağıma alıyorum, besliyorum. Hasta olanı varsa alıp doktora götürüyorum. Hastasıyla da haşır neşirim. Sen ıyy köpek deyip tiksinerek bakarken akan burnunu siliyorsun, bende tık yok.

Nasıl oluyor peki? Madem mikrop yuvası bu hayvan denen canlılar, neden bizler siz gibilerden daha sağlamız? E hadi, herşeye cevabın var, zekan yüksek, bilgin sınırsız ya, aydınlat bizi.

Corona denen virüs de öyle kediden köpekten tavşandan geçmiyor. Insandan hayvana grip nasıl geçmiyorsa, hayvanlardan da insana geçmiyor.

Dolayısıyla saçma sapan düşüncelerinizi kendinize saklayın diyeceğim ama, onu da yapmayın. Kendinizi yalan yanlış düşüncelerle yemek yerine, açın biraz bilimadamlarının, aklı selim doktorların açıklamalarını dinleyin, okuyun. Evde kitap yoksa, açıp internette makale okuyun. Ne neymiş biraz okuyup öğrenin. Mesela belgesel izleyin. Eğitici öğretici programlar iyi gelir bu dönemde.

Evde otururken beyin yakan dizi izlemek yerine, bir belgesel iyi gelir. Cehaletiniz azalır.

Önceki ve Sonraki Yazılar