Röportaj-Nil Deniz

Yoğun İstanbul&İzmir temposu arasında hazır buluşmuşken beni kırmadı. Tüm doğallığı ve içtenliğiyle sorduğum soruları ardı ardına sizler için cevapladı. Kendi işi gereği her ne kadar İstanbul’da yaşasa da kalbi her daim burada. Çünkü “O” bir “ İzmir Sevdalısı, daimi “İzmir aşığı”...

 N.D: Seni dinleyicilerin pozitif  enerjinle tanıyıp, seviyor... Bu yaz da yine sinerjik süpriz bir şarkın var mı? 

Ç.D: Bu yaz için elbette güzel bir çalışmamız olacak. Hatta hazırlık aşamasında şu an devam etmekte diyebiliriz. Biliyorsun Nilciğim ülkemiz adına 2 yıl önce Bosna Hersek’e gitmiştim. Bu sefer de Ünlü Bosna Hersek Fashion Week Dj’i, sevgili Serhat Erdem ile birlikte; deep house tarzında güzel bir Bosna Hersek Halk Türküsü proje ortaklığı hazırlık aşamasındayız. Çok iddialı bir çalışma olacağını şimdiden söyleyebilirim. Bunun yanı sıra sonrasında kışa sımsıcak slow bir şarkı dinleyicilerimizi bekliyor. Onu da çok beğeneceklerini umuyorum. 

N.D: Ayrıyetten devamlı olarak “İyilik Atölyesi” ile çalışmaların oluyor... Biraz da bundan bahsedelim mi ? 

Ç.D: Tabii ki. Memnuniyetle... İzmirli Down Sendromlu çocuklarımızla beraber projelerimize mümkün mertebe devam ediyoruz. Şu anda da hatta burada aynı Avm’de seninle  bu guzel röportajı gerçekleştiriyoruz. Bunu sorduğun için de ayrıyetten sana teşekkür ediyorum. Çünkü çocuklarımız benim için çok çok kıymetli, hepsini de kendi çocuğum gibi çok seviyorum. İzmir’e her geldiğimde de mutlaka ortak bir etkinliğimiz oluyor. Daha da nice güzel projelerimiz olacak. Daimi gönül bağımız var...

N.D: Peki eğitimli bir sanatçı olarak genel anlamda şu an ki müzik piyasasını nasıl buluyorsun? 

Ç.D: Yine de ben kendimi hem alaylı hem  de eğitimli görüyorum Nil’ciğim... Neden dersen müziğe ve de sahnelere çok küçük yaşlarda başladım. Şöyle diyim; müzik dünyasında gerçek anlamda emek veren herkese ama herkese saygı duyuyorum. Öte yandan artık hiç birşey eskisi gibi değil. Bir kere sistem çok değişti. Bariz açık ara gruplaşmalar var. Öncelik olarak genç yeteneklere kesinlikle destek olunmasını ve de yollarının açılması gerektiğini düşünüyorum. Sektördeki arkadaşlarımın sosyal medyayı aktif ve de doğru kullanması gerektiği, sonuçta örnek teşkil ettiğimizi, bu şekilde  kullanırsak da güzel geri dönüşümler olacağı inancındayım. Bunları yaparken de kimin doğal ve samimi olduğundan da takipçilerimiz gayet bilincinde.  Bu da çok hoşuma gidiyor mesela... Samimiyetsiz bulduklarını da direk söylüyorlar. Beraberinde şarkıların tıklanmalardan bakıldığında dinlenebilirliği, tüm detayları da göz önünde bulundurmak başarıya atılan doğru adım. Ve tabii ki sizlerin, radyo olsun radyocu dostlarımız olsun onların destekleri de bizim için çok mühim. Bunları görünce çok mutlu oluyorum bende herkes gibi...

N.D : İzmir’de müzik hayatı hakkında ne düşünüyorsun, sence hakettiği yerde mi? 

Ç.D : Bu da güzel ve benim önemsediğim sorulardan. Çünkü bir “İzmir’li olarak; bu şehrin çok daha fazlasını hakettiğini düşünüyorum müzik sektörü olarak... Aslında bu şehir isterse o kadar güzel, o kadar dev projelere imza atar ki... Yeter ki istesin. İzmir'in bu ışığı, bu gücü, bu potansiyeli fazlasıyla mevcut. Nice başarılı isimler hep aramızdan sanat dünyasında ışıl ışıl yıllar yılı kendini göstermeye devam ediyor. Ve ben bu yüzden de hep “İzmirimle ve de İzmirli olmaktan” son derece gurur duyuyorum. Hal böyleyken üzüldüğüm ve de enteresan olan da şu ki; son 10 senedir nedense; etkinlikler ve de müzisyenlere verilen değer konusunda diğer büyük şehirlere nazaran şehir olarak geriden geliyoruz. İzmir evet, başarılı müzisyen ve de şarkıcı gönderme konusunda İstanbul’u iyi besliyor.  Ama bu sefer de İzmir bu yeteneklerden her geçen gün öksüz kalıyor. Ben de İstanbul’da yaşamama rağmen burada çalışmalarıma dayanabildiğim kadar devam etmeye çalışıyorum. Bunu zor başaranlardan biriyim. Yine de beklenti  ve umutlarımdan vazgeçmedim. Seve seve buradaki her güzel işe , projeye okeyim. 

N.D : Medya Ege okuyucularımıza son olarak söylemek istediğin birşey var mı ? 

Ç.D : Ege, İzmir... Benim için bitmeyen sevdam. Her zaman her koşulda dediğim gibi kalbim burada. Nerede olursam olayım. İzmirimizi her yerde yaşatmaya özenle ve de gayretle elimden geldiğince her fırsatta yaşatıyorum. 04 Kasım 2017 ‘de, İzmir’de Kırmızı Medya Ödüllerinde En İyi Çıkış Yapan Bayan Sanatçı Ödülü’nü aldım. 2017 benim için gerçekten güzel bir sene oldu. Ayriyetten 2018 başlangıcında başka bir platformda yine aynı şekilde. Her zaman bu çıtayı her defasında yükseltmek adına gerçekten çok çalışıyorum. Kendilerinden ricam lütfen manevi desteklerini daimi olarak benden esirgemesinler. Hayatımdaki varlıkları, güzel enerjileri daim olsun. Hepsini gönülden, tek tek kucaklıyorum. Başta sana ve de değerli Medya Ege ekibine teşekkürlerimi sunuyorum. Daha nice güzel zamanlarda beraber olmak dileğiyle...