Ali EYCE
Çok Güzel Gençlerimiz Var!
Haber yapabilmenin en zor anlarını, yazı yazabilmenin en zor günlerini yaşıyoruz.
Bilim insanları tarafından asrın felaketi olarak kabul edilen iki büyük depremin yıkıcı ve yok edici etkilerinden umutlar ve sevinçlere karışan hüzünlerle günlerimizi geçiriyoruz.
Canlı televizyon kanallarını izlerken, yaşadığımıza şükretmekten vazgeçtim, Türkiye’yi nasıl bir yaşantının beklediğini düşünerek geçiriyoruz.
Bilim insanların ortaya koyduğu İzmir fay hatları, zemin etütleri ve deprem risklerini de okuyunca her sabah uyandığımızda, uyandığımıza şükreder hale geldi.
Deprem Türkiye’nin coğrafik kaderi olsa da, Türkiye’deki yapılaşmaların geçmişten gelen, bugün de devam eden teknik hatalar, uygunsuz zeminler ve daha çok para kazanmak uğruna feda edilen eksik malzemelerin de sonucunu yaşıyoruz.
Bu depreme ne dayanır, nasıl dayanır diye bir söylememiz var ama kentsel dönüşümün daha hızlı şekilde yapılarak, şu ankinden daha fazla dayanıklı yapılara da ihtiyacımız var.
Yaşayabilmek için, ölmemek için!
Asrın afetinde millet olarak, ayrışmadan, ayrılmadan birlik ve beraberlik içinde olmanın da en güzel örneğini veriyoruz, üzülerek, ağlayarak, sevinerek.
İzmir’de belediyeler ve sivil toplum kuruluşlarının ilk an, ilk günden itibaren yardım seferberliği içine girmesi insanı bu ülkenin vatandaşı olarak umutlandırıyor.
O parti, bu parti, bu kurum, şu dernek çatısı altında özellikle gençlerimizin yardımda, destekte, birlikte, dayanışmada gösterdikleri o güzel hareketler, Türkiye’nin gençlerine olan güveninin de ne kadar doğru olduğunu gösteriyor.
Siyasi düşüncesi, etkin yapısı ne olursa olsun, gençlerimizi önce insan olarak yetiştirdiğimizi gösteriyor.
Tıpkı bu Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün arkasında birlik, beraberlik ve kurtuluş mücadelesi ruhuyla giden ataları gibi.
Bizi biz yapan en büyük özelliğimiz de acılarım bizi yıkması izin vermeyip, daha da büyüme, güçlenme, diri hale getiriyor olması.
Bugünler de geçecek, bu afette tarihin sayfasında acılarıyla, umutlarıyla yerini alacak.
Felaket düşmekte değil, asıl felaket düştüğün yerden kalkamamaktadır.
Asıl felakete izin vermeyeceğiz, hep birlikte düştüğümüz bu zor günlerden kalkacağız.
Anadolu insanının kanımızda bu güç var!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.