Deprem Gerçeği ve Psikolojisi

Yataktayım, uyuyorum, yatağın altında birileri vuruyor gibi bir tepki ve oda ne kadar mobilya kapağı, masa üstü zerzevatları varsa hepsi sallanıyor, ses çıkarıyor.

Deprem var!

Kısa sürdü ama bütün İzmir’i korkutmaya yetti.

Hele ki en son büyük İzmir depreminde hayatın kaybedenleri andığımız günlerden birkaç gün sonra olunca, daha da başka korku yükledi.

Allah korusun sanki, her yıl bu aylarda, bugünlerde olacak böyle şeyler gibi insanların psikolojilerini alt üst etmeye yetti.

Arkasından gelen küçük ölçekli depremleri hissetmeyince, bir saat içinde dışarda, sokaklarda, parklarda olan İzmirlilerin neredeyse devamı uykularını devam ettirmek için evlerine döndüler.

Her deprem sonrası olduğu gibi yine depremin bilinmezliğini bilen ama bilinmezliğinden bilgelik çıkarmaya çalışanların yorumlarıyla baş başa kaldık.

Bir profesör kalkıp, ‘Bu kısa fay, asıl büyük fay askıda kaldı, Bayraklı, Bornova, Karşıyaka hazırlıklı olsun’

İçimden Allah’dan Karabağlar ’da oturuyorum ‘Bana ne?’ demek gelmedi.

Bir beraber bu şehirde yaşıyoruz ve birlikti İzmir’iz, İzmirliyiz.

Bir başka profesör kalkıp, diğer profesörü yalanladı, ‘Bu küçük fay. Büyük etkisi olmaz. Diğer fayları tetiklemez. İzmir’de en son 1688 yılında büyük deprem oldu, bir daha büyük deprem olması bin yılda bir olur. “

1688, üzerine bin koy, 2688 yılına denk geliyor.

O zaman kadar yaşamayacağımıza göre bizlik bir durum yok.

Onu da o zaman yaşayanlar için, o zamana kadar yaşayarak bilime, teknolojiye katkı koyanlar düşünsün.

Bir başka yorum ise ise binaların yüksekliği, zeminin sertliği üzerine oldu. Yüksek binalar depremi daha çok hisseder, zemini yumuşak olan yerler depremi daha çok hisseder.

Dün geceden kalan tek tutarlı, gerçekçi bilimsel açıklama bu.

Ev yapacaksan tuğladan, kız alacaksan Muğla’dan atasözünü haklı çıkaran.

Ev alacaksan, ev yapacaksan, deprem bölgesi olan Anadolu’da, deprem kuşağı olan İzmir’de kayalık zemin üzerine yapılan ve çok katlı olmayan binaları tercih edeceksin.

Hoş ömrün bu kadar, Allah canını alacaksa buna hiçbir şey engel olamaz ama tedbir senden, tevekkül Allah’tan diyerek davranmak zorundayız.

Allah’ın verdiği canı o geri alana kadar korumak, kollamak ve yaşatmak zorundayız.

Başkası Allah’a karşı gelmek, kadere karşı gelmektir.

O yüzdendir ki dikey mimari yerine yatay mimari özendirilmeye, beğendirilmeye başlandı.

İnsan psikolojisi, çok psikolojik sorunlu değilseniz, üç güne deprem psikolojisinden kurtulursunuz.

Deprem gerçeği, nereden, nasıl ev alacağınızı, oturmanız gerektiğini, yaşananız gerektiğini iyice düşünmeye başlayın.

Deprem öldürmüyor!

Binalar öldürüyor!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.