Arif ÇAYAN
Ellerinden öperim Safiye Abla!
Tireli Safiye Abla...
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci’nin sayesinde Türkiye’nin tanıdığı, tüpünü bekleyen Safiye Ablamız oldu.
Tireli Safiye Ablamızın, beklediği tüpünün derdine düşen Zeybekci ise, samimiyet, tevazu ve gayretiyle seçimlere ilk damga vuran ilk aday oldu.
AK Parti’nin seçim öncesi ana sloganı, ‘samimiyet, tevazu ve gayret’
AK Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ise parti teşkilatına, adaylarına özellikle taşımaları gerektiğini vurguladığı üç kelime.
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Zeybekci, kaldırımda oturan Safiye Ablanın yavaşça yanına yaklaşıyor ve kaldırım kenarında onun yanına oturuyor. Bir Zeybekci ve bir de Safiye Abla. Zeybekci, Safiye Ablaya ne beklediğini soruyor. Bir şey beklediğini tahmin ediyordu, o saatte, kaldırımda oturarak. Safiye Abla, yanına yaklaşan genç ve samimi adama, komşusunun oğlu, mahallenin delikanlısı gibi ‘Tüpünü beklediğini’ söyledi.
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, ‘Bizim oğlan’ samimiyetiyle, sıradan bir Egeli tevazuuyla, Ege’nin bilindik şivesiyle karşı dükkândaki tüpçüye sesleniyor, ‘Tüpçüüüü. Yok mu tüpçü? Safiye Ablanın tüpü gelmedi mi la!’
Tüpçü cevap vermeyince, tutuyor Safiye Ablanın elinden beraber gidiyorlar tüpçüye ve tüpün gelip, gelmediğini beraber soruyorlar.
Tüpü soran Safiye Abla ve ona eşlik eden eski Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı, Eski Ekonomi Bakanı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci.
Burada çok doğal samimiyet var.
Burada çok doğal tevazu var.
Burada çok doğal bir gayret var.
Zeybekci’nin bu hareketin seçime yönelik bir davranış şekli olduğunu düşünenler olduğunu tahmin ediyorum. Onlara sadece ön fikirli, cin fikirli olduklarını söylemek zorundayım.
Bir gazeteci olarak, çok zamanda, çok yerde sayın Nihat Zeybekci’yi takip etmek, onunla bir topluluk içinde karşı karşıya geldim ve onda hep bu samimiyeti, tevazuu ve gayreti gördüm.
Kimi seçerseniz seçin, kime oy verirseniz verin, kim seçimin galibi olursa olsun, bana göre seçimlerin en güzel yanı, siyasetçilerle vatandaşların böyle kenetlenme imkânı yaratmasıdır.
Belki Cumhurbaşkanı olamazsınız, belki bakan olamazsanız, belki başkan da olamazsınız ama seçimlerden her siyasi aday için çıkan en güzel sonuç, insanlara ulaşabilmek, onların dertlerine çözüm umudu verebilmek, onlara yalnız olmadıklarını hissettirebilmektir.
Seçimler, seçilebilmek için değil, seçmek için değil bir arada, birlikte yaşama kültürümüzün gelişmesi için fırsattır.
Fırsatımız güzel olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.