Aysel Ateş Abdullazade
"Erkek olduğun için beni kürtaja zorlayamazsın!"
Dünyada iki cins olarak var olmaktayız. Bu, yaratılışın bize vermiş olduğu bir seçimsizlik aslında.
İnsanların bir biçimde sınıflanarak genel kategoriler oluşturması sonucunda ortaya çıkan kalıplar ya da bir kişi ya da grup hakkında yapılan genellemeler stereotip olarak değerlendirilmektedir. Nüfusumuzun yarısını teşkil eden kadınların, yasalarda eşitlik olmasına rağmen bu güne kadar çağdaş ve hak eşitliğine dayalı bir statü kazanamamasının en temel sebebi kadının toplumdaki algılanma biçimidir.
Toplumda kadın-erkek eşitliği ve o toplumun uygarlık düzeyini belirten en önemli kriter toplumda kadının durumudur. Toplumsal cinsiyet toplumun kadına verdiği görev ve sorumluluklar, toplumda kadının nasıl görüldüğü, algılandığı ve beklentileri ile ilgili bir kavramdır. Toplumsal cinsiyet üzerine yapılan araştırmaların çoğu kadınların erkeklerle kıyaslanması şeklinde yapılmaktadır. Toplumsal cinsiyet kişinin kültürel, toplumsal rolü, ruhsal-içsel tanımlanması ve onların temsil edilmesi anlamında kullanılmaktadır. Cinsiyeti doğa belirlerken toplumsal cinsiyeti kültür belirlemekte ve toplumsal cinsiyet kimliği hakkındaki anlayışlar cinsel eğitim ve tutum erken yaşlarda oluşmaktadır.
Kadınların erkeklere göre daha güçsüz daha değersiz görülmesi, ayırımcılığa yol açan geleneksel yaklaşımlar, kız çocuklarının eğitime bile ulaşmasını zorlaştırmaktadır. Her alanda eşitsizliğe uğrayan kadınlar aile reisliği, malları yönetme, yürütme, iş kurma gibi konularda erkeklerle eşit değildir.
Toplumsal cinsiyet eşitliğini hiçe sayarak erkeklerin kadınlar üzerindeki egemenliği nereden kaynaklanıyor dersiniz? Bir erkeğin neden kadından üstün olmak gibi bir gayesi olsun ki? Neden bu meselede kazanmaya, kendi egemenliğini korumaya çalışsın ki?
Neden insanüstü değil de, kadın üstü olma çabaları? Kadınları yenmek, onların gücünü altetmek kolay mı zannediyorsunuz? Yanılıyorsunuz, beyler!
Bir kadını yenmek için bir çocuğu, bir anneyi, bir evladı ve KADINı yenmelisiniz. Başaramazsınız!
Sen erkek olduğun için mi bütün dünyayı yönetmeye, ben kadını da yönettiklerinden biri olmaya zorlayacaksın? Peki neden ben kadın olduğum için bunları yapmayayım ki? Fiziksel gücün bu yönde hiç bir şeyi değişmiyor. Çünkü bütün bunlar için sadece beyin gerekiyor. Ki o da her ikimizde mevcut. Peki neden?
Sen erkek olduğun için:
*bana fiziksel, psikolojik, ekonomik ve ya sözlü şiddet uygulayamazsın
*bana küfür edemezsin
*bana parmağını silkeleyemezsin
*beni evde oturmaya zorlayamazsım
*beni kısıtlayamazsın
*benim arzularıma el koyamazsın
*yaşam tarzımı sen yönetemezsin
*kısa eteğime, dekolteme, taytıma laf atamazsın
*beni aşağılayamazsın
*dışarı çıkma saatimi sen belirleyemezsin
*azmime ve başarıma dokunamazsın
*haklarımı ezemezsin
*sebep farketmeksizin beni öldüremezsin
*namus yükünü omzuma yükleyemezsin
*rahmimdeki kız çocuğumu kütraja gönderemezsin
Sen erkeksin ya, ben de kadınım. Haklarımız eşit, hukuklarımız aynı. Sen de insansın, ben de. Kendine gel, silkelen! Kadın olmak dünyaya karşı savaşmaktır, unutma!
Aysel Ateş Abdullazade
Türkiye, Antalya