Bakış açısı önemli, nereye nasıl baktığınız sizin sınırlandırılmış tüm kalıplarınızı ortaya döker. Etrafımızda gün içerisinde onlarca olayla karşı karşıya kalıyoruz, kimisine yorum yapıyoruz kimisini içselleştiriyoruz. Bu olayları bazen birebir yaşarken, çoğunlukla sosyal medya üzerinden gözlemliyoruz.

Buraya kadar her şey normal…

Normal olmayan ve farkındalık alanının genişletilmesi gereken yer ise tam da karşı karşıya kaldığınız olay, konu her ne ise içerisinde duyduğunuz duygunun tanımı...

Genelde danışanlarıma yaşadıkları olayın içerisinde öfke, kızgınlık, kırgınlık ya da derinden duyulan bir üzüntü varsa lütfen o duyguyu tadımla derim... Evet yanlış okumuyorsunuz tadımla, tadımlamak..

Tıpkı bir yemeği yer gibi, tadına bakar gibi duyguyu tadımlamalarını isterim.

O tadımın arkasında gidilen yol bizi sınırlandırılmış ya da edinilmiş negatif kodlamaya kadar götürür.

Bu negatif kodlamalar hayatımızda çeşitli döngülere girmemize sebep olur. Hayatımıza, düşünce sistemimize farklı pencerelerden bakmadan, bakış açımızı genişletmeden, bilinçli farkındalık alanına kendimizi her manada yükseltmenden işte o gördüğümüz, duyduğumuz her olaydan bilinçaltı düzeyinde fazlasıyla etkileniyoruz.

Duyguyu tadımlamak demişken olur da başınıza gelirse diye minik bir hap bilgi vermek isterim. Anlattığım gibi bir durum vuku ederse duygunuzu tadımlayın, o duygunun tadını dilinizde, damağınızda hissedin. Tadı neye benziyor? Ne hissediyorsun? duyguyu tanımla bu sefer… Sonra o duyguyu ilk nerde yaşadınız hatırlamak için sadece derin nefes al ve o duyguyu ilk yaşadığın anı bilinçaltının harika yanıyla pat diye karşına gelecektir.

Gelen anıyı dışarıdan başka bir göz olarak izle... neler oluyor orda? Sonra izlediğin her şeyi o sahneyi en muhteşem haliyle değiştir, canlandır zihninde.

Sonra az evvel tadımladığın duyguya bakıver... Aynı tat hala dilinde, damağında var mı?
Eeee o zaman, hayatın her manada harika olsun…

Yaradan’a emanetsiniz, hoşça kalın..

Işıltınıza sahip çıkın ve daimî ışıkta kalın...

Sevgimle,
Aşk OLsun
Şifa OLsun