Siyasetçinin hep iyi hallerini yazmaktan bazen biz gazetecilerde,  gazeteciliğimizden şüphe eder oluruz.

Yok, mu siyasetçinin hiç yanlışı, kötü hali?

Tabi ki var ama bu hallerini yazarken isimlerini yazdığımızda fikrimiz de, zikrimizde, doğruyu yazsak da, doğru olanı konuşsak da davalık oluyoruz.

İşin gücün yoksa bir de mahkemelerde siyasetin ne olduğunu, siyasetçinin ne yapması gerektiğini anlatarak kendini savun dur.

Bundan sonraki bölümde isimler gizli.

Olaylar gerçek.

Siyasetin içinde olan,  siyasetçiyim diyen herkes kendini hangi kefeye koyuyorsa oradadır.

İki siyasetçi düşünür.

Birincisi sabahtan kalkıyor,  piknik sepetini hazırlıyor ve çıkıyor dağ, bağır geziyor, keyif yapıyor.

İkincisi sabahtan kalkıyor, telefonlara cevap veriyor,  gitmesi gereken sokakları, evleri, insanları buluyor, onların dertlerini dinliyor.

İki siyasetçi düşünür!

Birincisi yola çıkıyor, tam gaz basıyor, denizin kenarında balık tutarak akşama kadar vaktini vakit ediyor.

İkincisi yola çıkıyor, ayaklarının tabanı şişene kadar yürüyor, dik yokuşları, eğimli yolları aşıyor, bir vatandaşı ihtiyacı olan şeye kavuşturuyor.

İki siyasetçi düşünür!

Birincisi gözünü açıyor, nereden, nasıl kazanırım diye paranın derdine düşüyor, her yere bulaşmaya, ulaşmaya çalışıyor.

İkincisi gözünü açıyor, bugün hangi mahalleye, hangi esnafa, hangi eve gitsem diye planlamalar yapıyor.

İki siyasetçi düşünür!

Birincisinin aklında bir koltuk, bir masa, bir kahvenin olduğu sıcak bir yer var, onu kapmak için kuytu da bekliyor.

İkincisi düşüncesinde, bir insan, bir kapı, bir yerler var, nasıl ulaşıp, konuşsam diye bekliyor.

İki siyasetçi düşünür!

Birincisi vakti geldiğinde ortaya çıkıyor, varlığının hiç olmadığının tersi kadar hissettiriyor, hakkı olmayanın hakkı gibi istiyor.

İkincisi vakit nedir bilmiyor, çalışıyor, çalışıyor, ne bir şeyler bekliyor, ne de istiyor.

İki siyasetçi düşünür!

Birincisi gündüz ayrı atıyor, gece ayrı atıyor, bir söylediği bir söylediğini tutmuyor, yalanlarla insanları kandırmıyor, oyalıyor.

İkincisi gündüz yapabileceğini yapıyor, yapamadığını nasıl yapabilirim diye sabahlara kadar düşünüyor ve yapamayınca da üzülüyor.

İkisi de siyasetçi!

Sizce, hangisi siyasetçi düşünür!