Geçtiğimiz hafta bir dostumla biraz genel, biraz da özel sohbet ettik. Kahve, çay derken sohbetin ucu da açıldıkça, açıldı.

Ortada fol yok, yumurta yok iken konu kadınlara,  erkekler, kadın erkek ilişkilerine geldi.

Ama öyle bildiğiniz romantik ilişkilere falan değil.

Gayri resmi, resmi olmayan, arada kaçamak olan, kaçanın olmadığı, kovalayanın da çok olduğu ilişkilere.

Arkadaşının birisinin düştüğü durumu anlatarak adeta bana bile ders olabilecek şeyler anlattı.

Ben de istedim ki, benim aldığım bu dersi başkaları da alsın, tedbirli olsun, olmasa bile bilgisi olsun.

Sosyal medya üzerinde bir kafa koparanlar türemiş.

Kafa koparan çetesi diyorum, çete değil aslında bunlar.

Hepsinin amacı bir olsa da, birbirinden bağımsız hareket ediyorlar.

Çetenin tek bir kuralı var, herkesin kendi kurbanı kendisine özel. Biri diğerinin kurbanına yönelmiyor, onunla ilgili kötü amaçlar gütmüyor.

Yani birlikte hareket etmeyen çete üyeleri, birlikteliğin gizli kuralına uyuyor.

Kafa koparanlar çetesi dediğimde hepiniz aklına, erkekler gelmiş olabilir ama bu çetenin bütün üyeleri kadın.

Bu çete üyeleri, evli adamları hedef olarak seçiyorlar. 

Evli ama kariyeri olan, malı olan,  malını verebilecekleri, vermeseler bile allem edip, kulem edip alabilecekleri.

Çete üyeleri avcı iken, avlarını özellikle iş, sosyal ve sivil toplum örgütlerinden seçiyorlar.

Orada masumene dururken, bir den avının üstüne atlıyorlar.

Arkadaşlık, dostluk derken sevgili oluyorlar.  Ama gizli. Ama aykırı. Ama kaçamak sevgili.

Evli adam için kendisini isteyen, evlenmek istemeyen, birlikte yaşamak isteyen kadın arasa da bulunmaz bir fırsat oluyor.

Erkek olarak zaten çapkınlığa yatkın yapısı varsa, o zaman av olmaya yatkınlığı da biraz daha fazla oluyor.

Derken, gezmeler,  tozmalar, yemeler, içmeler aradaki ilişki duygusallık içinde büyüdükçe büyüyor.

Alınan hediyeler, verilenler çoğaldıkça çoğalıyor.

Bazıları işi abartıyor, sadece gizli sevgilisi değil, gizli ortağı olmayı da başarıp, koparmanın tam içine geriyor.

Alınacaklar alındığında, koparılacaklar koparıldığında, yani ağaçta meyve kalmadığında, ortaya, ortada hiç olmayan evlilik ve çocuk konusu çıkıyor.

‘Artık senden koparacağım bir şey kalmadı’ diyemeyen kafa koparanlar, yaşının geçtiğini,  artık düzenli bir hayat istediğini söyleyerek ilişkiyi bitiriyor.

İşte o anda anlıyor koparılan, neleri verdiğini, nelerin gittiğini.

Hesap kitap işi yapıyor. Biterken neleri kurtarabileceğini düşünüyor ama o da ne.

Telefon kayıtları,  yazışma kayıtları, otel kayıtları, fotoğraflar önüne konuyor.

Bir şey alamazsın, almayı da düşünme, yoksa her şeyini kaybedersin mesajı geliyor.

Kafa koparan operasyonunu başarıyla tamamlıyor.

Kafası kopan da koptuğuyla kalıyor.

Ders Bitti!