Yaşadığım ilçe olduğu için Karabağlar ile ilgili her daim takip etme, araştırma, düşünme ve yazma konusunu kendime şiar edinmişimdir.

Birileri 'Şiar' edinmemin maddi tarafını düşünse de.

31 Mart 2024 yerel seçimleri yapılmadan önceki tarihe gidelim hep birlikte.

Karabağlar'daki icraatlarından dolayı eleştirdiğimiz için olmasa da, Karabağlar Belediyesi'nin bir önceki Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, aday olduğu halde partisi tarafından aday gösterilmedi.

Kim gösterildi?

Bornova'da oturan, Bornova'da yaşayan ve Bornova Belediye Başkanlığı için aday adaylığını açıklayıp, Bornova'da gezmediği sokak, esnaf ve STK bırakmayan Helil Kınay!

Karşısında ise iki dönem aday adayı olduğu halde bir dönemi es geçip, ikinci dönem aday gösterilen Mehmet Sadık Tunç!

Karabağlar'ın önceki dönem Kaymakamı, İzmir Vali Yardımcısı!

Seçim atmosferi başladığında CHP'nin belediye başkan adayı, Helil Kınay, tam açılımıyla Emine Helil İnan Kınay oldu.

O dönem başka ilçeden Karabağlar'ı hiç tanımayan birisinin seçilme şansı olsa dahi aday gösterilmesinin, ilçenin sorunlarının çözümünde çok ama çok yetersiz kalacağını bir yazımda kaleme almıştım.

O yazımda, 'Yandaşa değil, vatandaşa hizmet' diyen Başkan Adayı Kınay'ın bu sloganını da eleştirmiş, Karabağlar'da yaşayan herkesin seçilen herkesten beklediği tek şeyin hizmet olduğunu, değişim olduğunu, kentsel dönüşüm olduğunu, yaşanabilir Karabağlar olduğunu anlatmaya çalışmıştım.

O dönem siyaseti bizden daha çok bilen, Karabağlar'ı bizden daha iyi tanıdığını düşünenlerin seçim yarışını hep beraber izledik.

Bornovalı Helil Kınay, açık ara farkla seçimin kazananı oldu.

Kazanan belediye başkanından beklediğimiz, seçim öncesi her yere astığı pankartlarda yazdığı gibi davranması ve yandaş, yundaş, cundaş demeden Karabağlar'da yaşayan herkes için hizmet üretmesi.

Mart seçimleri biteli 4 ayı doldurmak üzere.

Bu sürede Karabağlar'da ne oldu derseniz, Başkan Kınay kendisine yandaş, cundaş, yundaş olanlara belediyede makamlar verdi, imkanlar verdi.

Hiç hizmet vermedi dersek hem kör, hem de yalancı olmuş oluruz. Parklarda çiçek, sokaklarda tespitler, vatandaşla merhabalaşmalar, tanışmalar ve sosyalleşmeler dışında hiç bir hizmet olmadı, değişim olamadı.

Farklı bir şeyin beklenilmesi sürpriz olurdu.

Olsa, onu da yazar, daha önceki yazdıklarımdan dolayı da mahcubiyet içinde olurdum.

İşin asıl garip yanı, Karabağlar Belediyesi'ndeki CHP iktidarına karşı duranların tavırları, düşünceleri ve eylemleri.

Sanki Karabağlar'da olamayanlardan bir haberdarmış gibi, Karabağlar Belediyesi'nde olan bitenleri bilmiyorlarmış gibi davranmaları.

Oysa ki, belediyenin icraat kısmında, kimlerin ne işler yaptığını, kimlerin ne kadar ücretler aldığını, ihalelerin nereye, nasıl ve neden verildiğini en iyi bilenler onlar olmalı.

Ama görmemeleri gereken, bilmemeleri gereken, söylememeleri gereken bir durum var gibi, yabancı konuk gibi davranmaları için bir durum varsa onu bilemeyiz.

Başkan Helil Kınay'ın kimlere hangi makamı verdiği, kime ne kadar para verdiği eleştiri konusudur.

Olmalı da!

Ama Karabağlar'ın, Karabağlar'da yaşayanların asıl derdi bu değil!

Karabağlar'da yaşayanlar 16 yıldır belediye olan ilçelerinde, yıllardır beklemeye alınan sorunlarına çözüm istiyorlar, bekliyorlar.

41 ilden daha fazla nüfusa sahip Karabağlar'da insan gibi olmasa da şehirli gibi yaşamak istiyorlar.

Kasapın 'Et'derdine düştüğü yerde 'Can' derdinde olan 'Koyun' olmak istemiyorlar.

Vesselam!