Kemalpaşa'da keyifli ölüm riskleri!

Normal şartlarda ölürseniz, siz haber veremezsiniz ama sizin öldüğünü öğrenen, bilen, üzülen birileri belediyeyi arar, öldüğünüzü bildirir, sokak adresi, kapı numarası verir sonra ölünüzü almak, gerekli işlemleri yapmak ve defin edilecek yere götürmek üzere cenaze aracı verir.

Bunun adına yerel hizmet denir!

Normal şartlarda yaşarsanız, siz haber verirsiniz veya vermezsiniz yaşadığınız yerde birileri sizin yaşamınızı kolaylaştırmak için çalışır, oraları güzelleştirir, gerek fiziki yapınıza, gerekse psikolojik yapınıza ters gelecek, olumsuz etkileyecek şeyleri yok eder.

Bunun adına da yerel hizmet denir!

Kemalpaşa'da da Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen başkanlığında işte bu iki yerel hizmetleri vermeye çalışan birimler var.

Birinci hizmeti İzmir Büyükşehir Belediyesi üzerine yıkmış, onu hiç düşünmeyen, tasa etmeyen yönetim.

İkinci hizmeti ise nasip olursa, zaman olursa, para olursa, düşünebilirsek, yapabilirsek, zahmet edersek diye çalışan bir yönetim.

Bir meydanda sandalyelerin üzerinde, ağacın gölgesinde serinleyerek oturuyorsunuz.

Bir kaç çay, bir kaç da soğuk içecekle, tanıdığınız eş, dost ve çocuklarla günü keyifli geçirmek adına sohbet ediyorsunuz.

Size birisi bu keyfin içinde, 'ağır yaralanacaksınız, hastanelik olacaksınız' dese inanmazsınız, medyumluk yapıyor sanırsınız, gamlı baykuş sıfatı takarsınız.

Düşmanınız olarak bellersiniz.

Kemalpaşa'da işte tam da böyle bir olay yaşandı.

Çay keyfi, su keyfi, sohbet keyfi, gölge keyfi yapanlar üzerlerine düşen ağaç dalları yüzünden hastanelik oldular.

Kimisi ağır yaralı, kimisi yaralı!

Bilmem kaç yıllık ağacın bakımını yapacak yerel yönetim başka mesailer içinde kaybolmuştu.

Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen aklı, Kemalpaşa'da yaşayanlar bizden, ölenlere rahmet, yaralılara şifa, yakınlarına başsağlığı metninde takılı kaldı.

Kemalpaşa'da yaşayan, Kemalpaşa'yı şöyle bir gezelim diyenlerin yaşam hakları hiç bu kadar ucuz hale getirilemezdi.

Şimdi benim gibi bu haberi okuyan herkes, Kemalpaşa'ya gittiğinde bir ağaç gölgesi, bir meydan kahvesi bulduğunda Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen'i arayıp, ulaşılabilir olmadığı için mecburen belediyenin ilgili, ilgisiz bir birimini arayıp, 'Ben ağaç gölgesinde, çay içip keyif yapıyorum, hastanelik olur muyum?' diye sorması gerekmez mi?

Korku içinde oturması gerekmez mi?

Kemalpaşa'yı bu kadar korkulu hale getirmeye, insanların can güvenliği için tehlikeli hale getirmeye ne Başkan Türkmen'in, ne de belediye insanların vergileriyle maaş alan kimsenin hakkı yok.

Sonuçta, Kemalpaşalılar 2024 seçimlerinde, 'ölmek mi? kalmak mı?' düşüncesiyle oy kullanmadılar.

Yaşamak için, daha güzel yaşayabilmek için oy kullandılar.

Vesselam!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.