Ekim ayının ortasından Temmuz ayının sonuna kadar sofralarımızda yerini alan Semizotunu yazlıkta komşumuzun bahçesinde gördüğüm andan itibaren aklımda...Genellikle salatada yada yemekte tükettiğimiz semizotunu; cacığın içine salatalık yerine, omletin içinde, çorbanın üzerine, makarnada pesto sosu, olarak da tüketebilirsiniz.

Hindistandan tüm dünyaya yayılan Semizotunun anavatanı bir çok kaynakta Himalaya dağları, İran, Güney Rusya ve Anadolu olarak da kabul edilmektedir. Tüm dünyada şifalı bitkiler arasına giren doğal ve ekonomik bir besin takviyesi olan, Semizotunun faydaları neler?

• Kalorisi çok düşüktür, kilo kontrolü sürecinde hem düşük kalori alıp hemde maksimum düzeyde mikro besinleri alabileceğiniz sayılı besinlerden biridir. Metabolizma hızını ikiye katladığı için kilo verme hızınıda arttırır.
• Çoklu doymamış yağ asitleri (Omega 3) içeriği balıkla yarışır.
• Kötü kolestrol olarak adlandırılan LDL seviyesini düşürerek kalbi ve damar sistemini korur.
• Tip 2 diyabet hastalarının kan şekerini düzenler.
• Bağışıklık sisteminin savunma gücünü arttırır. Düzenli tüketiminde gribal enfeksiyonlara yakalanma riskini düşürecektir.
• İçeriğinde bulunan antioksdanlar sayesinde erken yaşlanma ve kansere karşı güçlü bir kalkandır.
• İyi bir idrar söktürücü özelliği olmasından dolayı böbreklerde ki kum ve taşı döker.
• Yapraklarının ayrıca kanın pıhtılaşmasını arttırdığı da bilinmektedir.
• Dizanteri içinde faydaları kanıtlanmıştır.
• Hemoroid sorunu olan kişilerde de etkili olduğu bilinmektedir.
• Semizotunun yaprakları saplarıyla birlikte kullanıldığında hipnotik etki gösterir.
• Hipertansiyon,anemi, astım, ve şeker hastaları için her daim beslenme planında yer alması gereken bir bitkidir.
• Mide ekşimesi ve mide krampları çok sık yaşıyorsanız, semizotunun yaprakları imdadınıza yetişecektir.
• Ayrıca uyku problemi yada sinir katsayısı yüksek olan kişilerde gevşetici özelliği olduğuda bir çok çalışmada ortaya konmuştur.
• Kabızlık problemi yaşıyorsanız semizotu ile bir kür uygulayabilirsiniz. Lifli bir besin olmasından dolayı bağırsakların hareketliliğini arttıracaktır.
• Bilişsel fonksiyonlar, büyüme ve gelişmeyi destekler. Çocuk ve genç beslenmesinde mutlaka yerini almalıdır.
• Provitamin A, Vitamin B, C, kalsiyum demir ve magnezyum yönünden zengindir.

Yukarıda saydığım faydalar besin olarak tüketilerek elde ettiklerimiz. Semizotunun şifasından yararlanabileceğimiz farklı yollarda mevcut. Çocukluğumdan beri hep merak ettiğim halk arasında ‘’koca karı ilaçları’’ şimdinin tabiri ‘’ alternatif tıp’’ olarak da bilinen bitkilerin gücünü hep sevmişim özel br ilgi alanım olmuş ve yıllar içinde de kendime ve ailemde bitkilerin tedavi gücünü bilimle birleştirerek kulandım. Tıbbi bir tedavi olmamakla birlikte herhangi bir rahatsızlıkta önce doktora danışarak semizotunu bazı durumlarda kullanabilmeniz mümkün. Semizotunun yaprakları kadar tohumlarıda şifa kaynağıdır. Semizotu tohumlarının haşaratlara karşı etkilidir. Bunun için atalarımız tarafından kaynatılarak bağırsak parazitlerini ortadan kaldırılmak içinde kullanılması şifa gücünün ne kadar değerli olduğunu göstermektedir.

Konjunktivitte de kullanımı yaygındır. Semizotu yaprağı suyu, gözleri ve göz iltihabını temizlemekte kullanabilirsiniz.

Semizotunun şifası bunlarla da bitmiyor. 1 yemek kaşığı zeytinyağı ve semizotu ile yapılan lapa, morluklar, ağrılar, ve kas krampları için oldukça etkilidir.

Antimikrobiyal özelliğinden faydalanalım derseniz, doğrudan suyunu cildinize uygulayabilirsiniz, nemlendirir, yumuşatır, yaraları iyileştirir. Cilt tahrişlerinde ve küçük yaralarınızın iyilşemesini destekler.

Birkaç yaprak çiğnemek , diş eti iltihaplanmalarını, boğaz ağrılarınızı rahatlatır.

Ancak zengin bir potasyum kaynağı olduğu için kan sulandırıcı ilaçlarla birlikte tüketilmesi önerilmez.

Yaprakları, sapı, tohumu hatta çiçeklerinide tüketebileceğimiz semizotu hamlelikte aşırıya kaçmadan tüketilebilir.

Değişik lezzetler denemeyi sevenler için, bu kadar şifa deposu olan Semizotundan yaptığım pesto tarifimi aşağıya bırakıyorum.

İçindekiler

100 gr Semizotu,,,,,,

50 gr kabak çekirdeği

1 portakalın kabuğu

8 yemek kaşığı zeytinyağı

Tuz ve karabiber

Yapılışı

Semizotunu yıkayıp süzdükten sonra iri olarak doğrayın. Kabak çekirdeklerini yağsız tavada orta dereceli ateşte kabarana kadar kavurun. Portakal kabuğunu ince ince doğradıktan sonra tüm malzemeleri blendırdan geçirip tuz ve karabiber ilavesi yapın.

Afiyetle

Şifanın gücü için kendine bir adım at .... Işıltınızla var olun...Sevgilerimle

Senem Köse Bektaş

Holistik Beslenme Danışmanı /Theta Healing Uygulayıcısı Gıda Mühendisi

İnstagram @holistikmuhendis

Twitter @senemkose14