Sezin Kuruşçu
NEFES AL, LİMİTSİZ OL ...
Eğer bir rekortmen değilseniz, nefes almadan 3 dakikadan fazla yaşayamazsınız.. Çünkü 3 dakika sonrasında hücre ölümleri gerçekleşmeye başlar ve bu süreyi takiben organ ölümleri ...
Peki sadece nefes alıyor olmak , yaşamak anlamına mı geliyor ? Gelin sizinle birlikte bu hafta nefesin özünü keşfedip, nefesimizin farkına varalım...
Nefes hayatın özü , ta kendisi. Yemek yemeden , su içmeden birkaç gün yaşayabiliriz , ancak birbirini takip eden nefesimiz durduğu andan itibaren hayatla bağlantımız kopar.
Hepimiz doğduğumuz andan itibaren doğal nefes almayı biliyoruz aslında. Yeni doğan bebekleri bir gözünüzün önüne getirin. Dudakları hafif aralık , karınları şişer ve birbirini takip eden bütünsel nefesler alırlar. Yaş ilerledikçe , özellikle yaşamın ilk 6 yılı sonrasında , öğrenilmiş duygular, kaygılar , korkular , travmalar, kayıplar nefesimizi tutmamıza , normal olması gereken doğal nefes akışını bozmamıza neden olur. Biz bunu bilinçli olarak yapmayız, ancak belirli süre sonra artık bu bozulan nefes akışı bizim alışkanlığımız haline gelir ve ruhsal , fiziksel ve zihinsel bedenimizde blokajlara sebep olur.
Şimdi gelin sizlerle küçük bir egzersizle nefesimizi inceleyelim.
Nasıl nefes alıp verdiğinizi anlamak için önce bir elinizi göğsünüze diğer elinizi karnınıza koyun. Göğsünüz sizin duygu alanınız, karnınız ise yaşam alanınız. Nefes alıp verirken , diyaframınızı kullanıp kullanmadığınızı lütfen kontrol edin. Bunu tespit edebilmek için karnınızın üzerinde duran elin hareket edip etmediğine bakın. Diyafram, göğüs boşluğunu, karın boşluğundan ayıran kasa verilen isim ve bu yüzden karın kası olarak bilinir. Nefes alırken önce diyafram kası aşağı iner,ardından göğüs kafesi genişler ve biz böylelikle tam kapasite nefes almış oluruz. Aksi takdirde yapılan işlem kapalı bir kutunun içinde balon şirimeye benzer .
Her nefes alışınızın başında önce karın kısmınız genişliyor ,karnınıza koyduğunuz eliniz yükseliyorsa, ardındanda göğsünüze koyduğunuz eliniz yükseliyorsa doğal nefes alıyorsunuz demektir.Nefes verirkende , doğal olarak önce göğsünüz inip , daha sonra karnınız eski haline dönüyorsa , bu durumda hayatı daha kolay , keyifli ve coşkulu yaşıyorsunuz demektir.
Eğer nefes alışlarda zorluk yaşıyorsanız : Bilin ki bu nefesinizi tam olarak bırakamamaktan kaynaklanır. Bu aynı zamanda kişinin güven sorunu olduğunu ,nefese güvenmeye ve teslim olmaya korktuğunu gösterir.
Eğer nefes verişlerde zorluk yaşıyorsanız : Bu geçmişteki olumsuzlukları tutmanın ve bırakamamanın işaretidir. Bu kişiler genelde geçmişi düşünür ve geçmişleri ile ilgili pişmanlıklar ve kızgınlıklar taşırlar.Karın bölgeleri oldukça sert ve gergindir.Bu durum nefes alış hacmini azaltır, çünkü nefes veriş tamamlanamadığından nefes alış içinde yer yoktur.
Eğer nefesiniz sığ ise : Bu durumda hem kendinizle ,hem başkaları ile ,hemde yaşam ile ilişkileriniz sığ demektir.Sığ nefes aynı zamanda , kendinize olduğundan az değer verdiğiniz anlamına gelir.
Eğer karnınızın altında hiç hareket yoksa: Böylesi bir durum , kendinizi ,cinsel kimliğinizi, bedeninizi yargıladığınızı gösterir.Bu durum aynı zamanda baskılamakta olduğunuz bilinçaltı travmalarınızın varlığına işaret ediyordur.
Eğer karnınızda hiç hareket yoksa: Suçluluk duygusu ve kendini yargılamayı gösterir.Zayıf , ayakları yere basmayan kişisel irade ,bu dünyada olmaya karşı direnci simgeler. Suçluluk ve değersizlik duyguları da karına nefes alınmaması ile yakondan bağlantılıdır.Karın nefesi olmayan kişiler kolayca duygusal dengelerini yitirebilirler, kendi merkezlerinde kalamadıkları için , başkalarından kolayca etkilenirler.
Eğer Göğüs bölgeniz hareket etmiyorsa: Göğüs aynı zamanda kalp bölgesi olarak kabul edilir.Göğüs bölgesi hareket etmiyorsa , sevgiyi ve her türlü duyguyu yoğun hissettiğimiz bu bölgeye nefesin gitmediği anlamına gelir.Bu da kalbimizin sevgi akışına , sevgiyi almaya , vermeye kapalı olduğunu gösterir.Göğüs sertleşmiş, dışa doğru şişmişse , kişinin katılığının çok üst boyutta olduğunu ve bitmeyen kızgınlıklarının , öfkenin ve üzüntülerin hala bedende tutulduğunun işaretidir.Üzüntü ifade edilmediğinde öfkeye dönüşür.
Eğer boğazınız tıkanıyorsa: Nefes alışverişlerinizde boğazınız tırmalanır gibi oluyorsa , öksürüp durdunuz ya da kendinizi boğulacakmış gibi hissettiyseniz , bu durum , kendiniz açıkça ve kolaylıkla ifade edemediğiniz gösterir.
Kısacası , hayatımızın daha ilk yıllarında ya da yaşadıklarımızın etkisi ile bilinçaltımızda yer eden duygular , öncelikli olarak nefesimizde , bedenimizde , ruhsal ve zihinsel kimliklerimizde bir takım blokajlar yaratır. Nefesimize odaklanarak yaptığımız dönüşüm çalışmaları bizim yeniden doğal, akışta kalan , hayatın keyfini ve coşkusunu tam anlamıyla yaşayan , teslim olan ve kabul eden , özünü hisseden kişiler haline getirir. Limitsiz bir hayat için , limitsiz nefes alın...
Mutlu günler...
sezinkuruscu_pcc_trainer : instagram
sezinkuruscu_pcc_trainer: facebook
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.