Ali EYCE
NEREDE O ESKİ BAYRAMLAR!
Dikkat ettim de, ‘Nerede o eski bayramlar’ diyen pek olmadı.
Ne öyle konuşan, ne öyle yazan
Sanırım bunun en büyük nedeni de dijital ortama hepimiz alıştık, ekonomik sıkıntıdan da bunu söyleyecek ne yüzümüz, ne gücümüz var.
Toplu mesajlarla bayramlaşmalar, sosyal medya üzerinden ‘Alayınız bayramı mübarek olsun’ paylaşımlar, hop ’15 saniyede’ bayram bitti.
Kimseye gelmeden diye kızamıyoruz, kimseye de gelemedin diye.
Mesajını attı ya, topumuzun bayramını kutladı ya, daha ne olsun.
Bayram ruhun dijitalleşmesini karşıyım
Bayram ruhunu bilmemin sonuçları bunlar.
Bayram da büyükler ziyaret edilir, küçükler sevindirilir, bayramın bayram olması sağlanır.
Bayram günlerinin, 365 gün içindeki farkı gösterilir, dualar edilir, temennilerde bulunulur.
Bir de toplumumuz da dikkat ettim iki tür bayram genetiği oluştu.
Birinci genetik geleneksel yapıya özlem duyanların, şehirlerine, mahallelerine, köylerine, sülalelerine gitmeleri, özlem gidermeleri, bayramı da özlemin giderilmesi için fırsat olarak görmesi.
Bu kesim, büyüklerin, küçüklerinin sayısını bildiği gibi varlıklarına da şükredenler.
İkinci genetik kesim ise modern kesim.
Onların meşguliyeti, geniş aile yok, çekirdeğin temeli sıkıntılı, onlar bayramı tatil kavramı içine sokup, bir otel odasına kendisini tıkayıp, denizin içine giremese bile havasını soluyup, ruhuna olmasa da, ciğerlerine bayram ettirenler.
Bayramın ikinci günü kapının zili çaldı.
Çat kapı bayram misafirine kapım her daim açık ama büyük şehir işte, gelen gelmeden önce ‘Müsait misiniz, evde misiniz?’ diye aradığı için ve arayan olmadığı için takına ve hep çalan kapı ziline kazıp kapıyı açtım.
Yaşları 12-13 yaşlarında iki delikanlı.
Saçlar berberden yeni çıkmış, kıyafetler oldukça şık ve ellerinde iki küçük poşet.
Bayram şekeri almaya geldiklerini anlamam mümkün değil.
Bayram şekerlerini verdim vermesin de, o delikanlı gençlere birer de bayram harçlığı verdim.
Bayramın hakkını verdikleri için, bayramı hakkıyla yaşadıkları ve yaşattıkları için.
Hiç bilmediği, tanımadığı kapıya gidip, kapıya çalıp, ‘İyi bayramlar’ diyen böyle kaç delikanlı kaldı ki?
‘Nerede o eski bayramlar?’ diyenlerimiz azalsın inşallah.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.