Kim ne derse desin, o aşı bulunup,  buraya getirilip,  koruma sağlayana kadar insan hayatının bundan sonraki dünya serüveni aynen böyle.

Offline ev.

Online hayat.

Bilim adamları aşı bulmaya,  tedavilerle uğraşmaya devam ederken onların düşünce hızından daha hızlı şeklide yayılan korona virüsü, dünyada milyonlara varan can aldı ve almaya da devam ediyor.

Bilim çaresiz,  sağlık personeli çaresiz, tıp yetersiz.

Mecburen basit sistemlere sağındı bütün ülkelerin yöneticileri.

Ölümleri önleyebilmek için değil, en aza indirebilmek için.

Virüs, ağızdan çıkan parçacıklarla insandan insana bulaşıyor dediler, maske takın uyarısında bulundular.  Yani ağzınızı bezle kapatın dediler resmen.

Virüs kalabalık ve kapalı ortamlarda daha çok yayılıyor dediler, tek başınıza yaşayın, açık havalarda bulunun, diğer insanlarla aranıza mesafe koyun dediler.

Virüs, kirli ortamları seviyor, oralarda ürüyor, kirlilikten daha çok bulaş yapıyor dediler, eller için kimyasal maddeler,  su ve sabun önerdiler.

Hepsini yapmaya çalış insanoğlu ama anasından doğduğu günden beri hep yürümeye, koşmaya,  dolaşmaya güdülü yaşadığı için yüzyıllar boyunca, hareketsiz kalmayı başaramadı.

Hareketli yaşantının içinde de diğer tedbirlere uymayı bazen hayat aynen devam ediyor yanılgısı içinde unuttu.

O değil de,  bazen duyuyorum, bazı insanların pardon dâhilerin kafasından geçeni sözlü olarak.

Diyorlar ki, ‘Virüs Hikâye. Yok, öyle bir şey’

Diyorlar ki, ‘Virüs kasıtlı çıkartıldı, kapitalist sistem besleniyor.

Yok, artık diyorum,  bu kadar her şeye şüpheyle, şüphe olmasa bile inanamayan bir kesim var.

İnsanlar hastaneleri doldurmuş, mezarlıklara her gün sadece bu virüs yüzünden 200’e yakın insan gömülüyor.

Hikâye!

İnsanoğlu gerçekten düşünebilen tek yaratık ama emin olun kendi düşüncesine bile sahip olamayan tek yaratık.

Böyle insanlar gördükçe bazen ben de uçuk düşünüyorum.

Kıyametin mimarı da insanoğlu olacak diyorum.

Yani insanoğlu, kendi kendini yok edecek, dünya başka canlılarla, başka şekilde hayata devam edecek.

Dünya bu,  herkesin bir hikâyesi var, herkesin de bir sonu!