Otobanlara bugünlerde hiç giren, çıkanınız oldu mu?

Hani boşu boş gişelerden, uyarı veya ücret tarifesini dahi göstermeyen gişilerden.

HGS yazan yerinden, OGS yazan yerinden.

Geçiyorsunuz gişeden, ‘Nereye gidiyorsun?’ diyen yok.

Gidiyorsunuz gişeden, ‘Nereye kadar?’ diyen yok.

Basıyorsunuz gaza, çıkıyorsunuz 4 şeritli yola, keyif yapa yapa, yolun tadını çıkarıyorsunuz.

Nereden çıkacaksanız da ona göre hareket ediyorsunuz.

Korkmayın, nasıl girdiyseniz gişeye, aynı şekilde çıkıyorsunuz.

Yani ne ‘Nereye gidiyorsun?’ diyen var, ne de ‘Nereden geliyorsun?’ diyen.

Dingonun ahırına girmiş gibi, girip çıkmana izin veriyorlar.

Ama sonradan o dingonun ahırında ne olduğunuzu anlayacaksınız.

Aslında oranın dingonun ahırı olmadığını anlayacaksınız.

E devletten bir mail, evinize bir ödeme emri gelecek. Otobandan geçtiniz ödeyiniz, ödemediğiniz için faiziyle ödeyiniz, faiziyle de ödemezsiniz haciz işlemi yapılacak diye.

O zaman anlıyorsunuz ki, o gişe başıboş gişe değilmiş.

O gişe, size tuzak kuran, sizin unutma halinizden, vurdumduymaz halinizden, yoğunluk halinizden faydalanıp, alması gerekenden daha fazla ücret almak için sizi böyle bir rehavet tuzağına itmiş.

Başıboş olmayan gişeler yok mu?

Tabi var!

Gişeye geliyorsunuz, ışıklı tabela ücreti yazıyor, kulübeye o para uzatıyorsunuz, kulübedeki size fiş uzatıyor ve parayı almıyor.

’15 gün içinde ödeme yapabilirsiniz’ diyor.

Neden şimdi ödemiyorum sorusunu sormanıza bile gerek yok, adam para almamak için oraya konmuş.

Adam, para almadan size göndermek, sonra faiziyle para alabilmek için oraya konmuş.

Yani otoban gişeleri tefecileri geçmiş vaziyette.

Geçiş ücretinden daha çok faiz alıyor.

Faizi alabilmek için de elinizdeki nakit parayı almıyor.

‘İyi günler, faizli günler’ diyor