Aysel Çakıroğlu
SAHTE ÂŞIKLAR
Bazen çığlıklar atarak susarım. Ansızın aklıma gelirsin, kurduğum hayallerde boğulurum. Nefesinin içinde nefessiz kalırım. Derdime derman olan sen, yok olmuşsun hayatımda. Kör zindanlara esir olmuşum. Çaresizlikler delirtiyor, vuruyor en acı yerden. Susar seni düşünürüm, başımı havaya kaldırıp yıldızlara bakarım, kırılarak, üzülerek çünkü kararan içim parlayan yıldızları bile karanlık görüyor. Dünyayı aydınlatan güneş, bana kara lacivert. İnsanları ısıtıp beni donduruyor. Sen beni hiç sevmemişsin ki, sadece seviyorum deyip kandırmışsın kendini. Ben ise sadece sevgime kanmışım. Sana değil. Dalarım bazen uzaklara, seninle hayal ettiğim günleri düşünürüm. Düşünürüm de nefret ederim kendimden çünkü sen hayallerimi güzelleştirecek kadar pahalı değilmişsin. Yürürüm yine, dertlerime attığım her adımda gelirsin aklıma, susar tıkanırım, yürüyemez hale gelirim, dayanamam. Haykırırım lanet olsun Sahte Âşıklara diye... Kimi seni seviyorum diye haykırır, kimi lanet eder.
Sen çaresizlikler içinde boğulmamı izlerken, ben sahip olduğun kalbimden uzaklaşmanı izleyeceğim. Hani kışın ortasında bir çiçek açar ya, sen benim o çiçeğimdin işte. Soldun. Soldun derin kuyularımda. En derin hislerimde, yok oldun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.