28 Mayıs’ta yapılacak seçimle ilgili olarak çok şeyler yazabilir.

Herkes kendisine göre ama tutar, ama tutmaz tahminler, yorumlar ve sonuçlar verebilir.

Tutma ihtimali yüzde 50 olan bir seçim sonuçta!

Ya tutarsa demeye bile gerek yok!

Ben seçmen gözünden, seçmen aklında seçimlere daha çok dikkat ediyorum bugünlerde.

Sokaklarda bir bardak çay içerken, iki lafın da belini kırarken laf ister, istemez seçimlere, seçimden sonra Türkiye’ye geliyor.

Benim aldığım seçim ve seçim sonuçları değil seçmenin akıl ve ruh hali.

Şöyle bir şeye tanık oldum mesela.

CHP’li olduğunu bildiğim birisi, CHP’li olduğunu bildiğim birisiyle, akşam yemeğine iddiaya girdi.

CHP’li birisi 28 Mayıs’ta seçimleri Erdoğan’ın kazanacağını söylerken, diğer CHP’li Kılıçdaroğlu kazanacak dedi.

İki CHP’li seçmende, iki akıl hali, iki ruh hali!

Buradan CHP’li bir kısım seçmenin ruh halinde kaybedilen bir seçimin, kaybedilmiş haline oy vermeme gibi bir istediği varken, diğer kısım CHP’li seçmende ise çıkmamış candan umut kesilmez misali oyuna ve partisine sahip çıkma iradesi var.

Şöyle bir şeye de tanık oldum mesela.

AK Partili olduğunu bildiğim birisi, AK Partili olduğum birisiyle akşam yemeğine iddiaya girdi.

Kimin kazanacağına değil, Erdoğan’ın ne kadar oy alacağına dair.

Yüzde 55 diyen, yüzde 60 diyenle sıkı bir iddiaya girdi.

İki AK Partili seçmende, iki akıl hali, iki ruh hali!

Onların iddiası ise daha vahim!

Buradan AK Partili bir kısım seçmende zaten kazanılmış gözüyle sandık başına gitmeme ihtimali, bir kısım AK Partili seçmen de ise partisine ve oyuna daha fazla sahip çıkma iradesi var.

AK Parti ve CHP’nin başını tuttuğu ittifakların içindeki oy oranları düşük partilerin seçmenin ruh halini hiç saymıyorum.

Onlar için seçim de bitti, seçilmekte!

Türkiye için ise seçim, 28 Mayıs günü saat 17.00 biter!