Bir Tutam Manzara
SEV BENİ
İlk kez karşılaşıp son aşkın olarak sev beni. Hüzünlü bir gecede, sadece bir gülümsememle geceni aydınlatan güneş gibi sev beni. Böyle titreye titreye, iliklerine işlercesine, ölürcesine sev beni.
Yağmur yağarken ıslandığını bile fark etmeden düşüne düşüne, deli bir koyun gibi etrafında döne döne beni sev. Gecenin bir yarısı uykudan uyanıp bağıra çağıra evin içinde beni arayarak, her aradığında beni bulamayarak, o çaresizlikle yatağa geri dönüp hüngür hüngür ağlayarak sev beni. Sen ağlarken kimsenin seni duymayacağı, kimsenin yarana merhem olmayacağını bilerek salya sümük bir halde sev beni. Uykuların kaçarak, elinde telefonun Yıldız ablamdan, Sezen abladan vazgeçtimler, gidiyorumlar, sevmeyeceğimler dinleyip de çaresizce sev beni.
Hissede hissede, tırnakların sökülürcesine, kalbine iğneler batarcasına sev beni. Yıldız Tilbe gibi, Sev Beni, hem deli hem intihar sebebi olurcasına, kanarcasına, yanarcasına, dağlanırcasına sev beni. Neştersiz kalp ameliyatı olan bir hastanın çektiği acıyı çekercesine sev beni. Dinlediğin her şarkıda ağlayarak, gördüğün herkesi bana benzeterek, kimseyi yerime koyamayarak, ille de sen diyerek sev beni. Mezar taşı gibi sev beni. Beyaz bir kâğıt gibi sev beni. Tıpkı benim seni sevdiğim gibi sev beni...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.