SEYYAR PAZARA KARŞI!

Kapitalist sistem, almayı olduğu kadar vermeyi de dengeleyerek giden bir sistemdir.

Devletler de bu alma ve verme işlemi sırasında meydana gelen ticaretten vergi alarak, hayatlarını idame ettirir.

Konuya nereye getireceğim, İzmir Seyyar Esnaf ve Sanatkârlar Meclisi Başkanı Evren Laçin’in basına sık sık düşen açıklamalarından en son olanına.

‘Pazar fiyatları el yakıyor. Ucuz gıdanın yolu sokaktan geçiyor’ sözlerine.

Sonuna kadar haklı bir cümle.

Pazar yerlerinde gerçekten fiyatlarda bir anormallik var.

Ancak bu anormallik, pazarların uzun süredir kurulamaması ve eldeki ürünlerin de saklanması zorunluluğundan kaynaklandığını düşünüyorum.

Zira bir ürünü toplamak kadar, depolamak da ürünün giderine giren bir maddi külfettir.

Birçok ürünleri,  özel koşullarda saklamadığınız sürece evimizde çürüdüğünü ve yok olduğunu hepimiz biliriz.

Benim takıldığım nokta ise, seyyar olduğu için doğal bir söylem gibi gelen ‘Ucuz gıdanın yolu sokaktan geçiyor’ sözü oldu.

Ucuz pantolon sokakta, ucuz bilgisayar sokakta, ucuz ekmek sokakta, ucuz içecek sokakta, ucuz vs hepsi sokakta.

Sokakta her şey daha ucuz olacaktır şüpheniz.

Çünkü dükkân kirası derdi yok, eleman maaşı derdi yok, SSK, vergi, stopaj, elektrik, su, temizlik vs gibi derdi hiç yok.

Adı üstünde seyyar,  yükle düş sokaklara, sattığın cebinde.

ataturk-mahallesi-pazaryeri-scaled.jpg

Peki, adil mi?

Tabi ki değil!

Adil olması için seyyarlara, sokaklarda kapladıkları her sokak için, her metrekaresi için işgaliye vergisi, gezdikleri sokakların sayısına göre KDV vergisi, gezici araçların her km’sine göre atıyorum dolaşma vergisi gibi vergiler yüklense, hatta akşamları sokak lambalarını kullandıkları için elektrik faturası, gündüzleri cami çeşmelerini kullandıkları için su faturası, yolları sürekli kullandıkları için asfalt vergisi vs konsa ve alınsa, o zaman da ucuz gıdanın yolu sokaklar mı olurdu?

Sanmıyorum!

Çünkü o giderleri karşılamak için fiyatları yükseltmek gerekecektir.

Seyyar satıcıların ekmek mücadelelerine sonuna kadar saygım var.

Ama bu mücadeleyi yaparken, kurallara, yasala uygun şekilde ticari hayatını devam ettiren insanların ve işyerleriyle aralarındaki fiyat farkını böyle adil olmayan şekilde kullanıp, ‘Biz daha ucuza satarız’ edebiyatı yapmalarına kusura bakmayın saygı gösteremem.

Ucuz satmak işini çok biliyorsanız, seyyar olmadan, yeriniz yurdunuz belli olarak, verginizi, elektriğinizi, suyunuzu, kiranızı, stopajınızı, SSK’nızı, BAĞ-KUR’unuzu ödeyerek yapın, ben de adil olan ticari ortamda, daha ucuzu satıyorsunuz diyerek saygı gösterip, alkış tutayım.

2 hiçbir zaman 4’e eşit olmamıştır!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.