Bilenler bilir, benim kahve maceralarım çoktur. Beni arayıp, sana kahveye geliyorum diyen dostlarımla şahane zamanlar geçiririm. Bu kahve zamanlarının, hayat yolunda ilerlerken bana kattıklarını sizinle de paylaşıyorum. Bu şekilde iyiliğin, güzelliğin arttığını düşünüyorum.

Geçen gün beni arayan arkadaşım telefonda, nasıl bir sinirle konuşuyor anlatamam.  Ne oldu şekerim dedim. Sakin ol sakin ol, derin derin nefes al ...

Ne tip insanlar varmış etrafımda dedi... Ne tip insanlar varmış etrafında dedim...
Tamam sen kahveyi yapmaya başla, ben sana geliyorum dedi Ferhan.

Ferhan alt komşum... Severim kendisini.
Dosttur. Ama öyle sadece iyi gün dostu değil. Harbi dosttur. Anladınız siz meseleyi...

Ben kahveyi yapmaya başladım, zil çaldı.
Ferhan, saçları dimdik şekilde karşımda... Evet çok kızmış belli...

Nedir bu insanlardan çektiğimiz dedi... Bilirim, sen de bana benzersin bu konuda dedi. İnsanları seversin, severek iş yaparsın, severek içten davranırsın ama yetmiyor. Karşındaki öyle değil...

Boşver takma kafana cancağazım dedim, ben o basamakları geçtim şükür... Eden kendisi kendinden buluyor nasılsa diye ekliyorum. Ama dinmiyor içindeki Ferhan'ın, konuşmaya devam ediyor...

İşyerinde artık dayanamadım ve pat diye içimdekileri döküverdim dedi. Hepsini birden dökmeseydin bari... Çünkü anlayana biri de bir hepside bir olmalıydı değil mi? Ben de insanım artık dayanamadım ve içimdekileri ben de söyledim... Haklılar da konuşabilmeliydi, haklılığını gözler önüne serebilmeliydi  deyince Ferhan, benim de ona hak vermemem mümkün değildi...

Ne oldu arkadaşım hadi tane tane anlat deyince, yine bir sesi yükseldi. Ne kadar çok insan tipi var etrafımızda hiç düşündün mü?  ya da farkettin mi? diye sordu. Benim çok düşünmeme gerek yok, maşallah hergün her yerde, sokakta, iş yerinde rastlıyorum ama bugünkü tip tüy dikince sana da sormak istedim diye de ekledi Ferhan... Ve ardından anlatmaya devam etti. 

Nasıl tipler var çevremizde hadi birlikte bakalım... Sorun karşısında çözüm üreten tip misiniz? Yoksa sorun üreten mi? Çalışkanlılığınızla diğerlerini sinir eden bir tip misiniz? Yoksa iş yapmamaya ant içmiş ama öte yandan çalışanların derisini yüzenlerden misiniz?

İş yerine şevkle gelen. Her daim yaşam enerjisi şahane olan , dürüst ve çalışkan bir tip misiniz? Yoksa tüm bunlardan rahatsız olan bir tip misiniz? 

Kendinden başkalarını da iyiliğini de düşünen, yardımsever, hoşgörülü ve iyi niyetli misiniz? Yoksa tüm bu doğru davranışları bünyesinde barındıramayan tiplerden misiniz?  Hangi tipsiniz diye sorasım var herkese... Ama asıl üzücü kısım herkes kendi tipini beğeniyor...  En şahane en biricik kendi tipi .... Diğerleri tu kaka...

Ah şekerim üzme kendini. Bu da geçer ya hu diye bir şey vardır duydun mu dedim Ferhan'a. ... Herşey gelir, geçer. Ve herkes kendi kabı kadar alır ve yaşar... Sen, ben kifayetsiziz... Herkes kendi kabını dolduracak bu hayatta... Ve ne dolduracağı ne ederde dolduracağı herkesin kendisine kalmış... Kimseyi değiştiremeyiz ki... Ama istersek kendimizi değiştirebiliriz. ..

Boşver milletin tipini... Sen kendine bak... Sen en şahane tipimsin benim daha ne olsun arkadaşım... Dünyayı sevgi kurtaracak e bunu da biliyorsun daha ne isterim senden...

Neyse ki sohbetin sonunda Ferhancım sakinlemişti... Bunda benim de payım var ama kahvenin katkısını da atlamamak gerek.. 

Sizin de çevrenizde ne tipler vardır...Tipi dost olandan tipi şeytan olanı ayırt etmek nasip olsun hepimize... Bundan sonra tiplere dikkatli bakın... Üzülmemek için aman dikkat diyeyim...