Ali EYCE
Zalimler için yaşasın cehennem!
FETO lideri Fetullah Gülen'in öldüğüne dair sabah saatlerinde iddia olarak ortaya çıkan şeyin, daha önceki ölüm haberleri gibi olmaması için dua edenlerdenim.
Artık ölmesini istiyorum ama Türkiye Cumhuriyeti'ne ve bu ülkede yaşayan vatandaşlara zarar vermemesi için değil.
Ölüp, gidip, hesap vermesi için!
Şu an İsrail'in saldırılarını, soykırıma varan saldırılarını, her ülkeye ateş etmesini ve ateşi dibimize kadar getirmesini anbean takip edince, bundan 10 yıl, 20 yıl önce Türkiye'nin atlattığı siyasi ve ekonomik krizlerin, yaşanan darbelerin olumsuz sonuçlanmasının ne kadar büyük bir badire olduğunu düşünüyor insan.
Üniversite kampüslerinde okuduğumuz yıllarda büyük Orta Doğu projesini hem duymuş, hem düşünmüş, hem de bu konuda yapılabilecekleri, olabilecekleri üniversiteli arkadaşlarımızla geniş geniş tartışmıştık.
Sene 1993!
Aradan 31 yıl geçmiş ve büyük Orta Doğu projesi ki, bu Amerika'nın Orta Doğu'da büyük bir İsrail devletini kurması ve Orta Doğu'nun zengin yeraltı kaynaklarına sahip olmasının projesidir, hala yürürlükte ve yapılmaya çalışılıyor.
Bugün Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinde sözde devlet kurmaya çalışan ama bir araya gelseler bırakın devleti, 10 koyun bile güdemeyecek kadar etkinlikleri ve yetkinlikleri olmayan insanların, para karşılığı can yakıcı eylemlerinin nedeni de tamamen bu.
Bugün FETO'nun yurt dışında olmasının, Amerika'da olmasının, darbe girişiminden yıllar önce Amerika'ya gidip, Amerika'dan talimatlar vererek 15 Temmuz darbesinin yapılmasını istemesinin nedeni de tamamen bu.
O gün Amerika'nın, Amerikan Gizli Servisi'nin 'Bizim çocuklar başaramadı' diyerek Türkiye'de darbenin bastırılmasının nedeni de tamamen bu.
Bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın en son seçimlerde MHP Lideri Devlet Bahçeli, BBP Lideri Mustafa Destici'yle birlikte Cumhur İttifakı içinde hareket etmesinin, Türkiye açısından önemini anlatmalarının, sonrasında ATA Partisi Lideri Sinan Oğan'ın Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan'a destek olmasının da nedeni tamamen bu.
Siyasetçi olmak değil, siyaseten düşünmek zor olanıdır.
Siyaseten düşünmek, bir yıl, 10 yıl, 20 yıl, 100 yıl sonra ülkenizde, ülkenizin çevresinde ve dünyada olabilecekleri düşünmek ve tedbirler almaktan ibarettir.
Siyaset kurumu ve bu kurumun içinde olanlar, bunu düşünmediklerinde bugünün Ukrayna'sı gibi kendini savaşın içinde geçen yılların içinde bulur.
Bugünün savaşları da eskinin savaşları gibi değil artık.
Yok olmuyorsunuz belki ama parçalanıp, pirçiklenip sürünmekten beter oluyorsunuz.
FETO'nun terör örgütü olup olmadığını, başındaki insanın bu örgütün lideri olup olmadığını, Amerika'nın güdümünde Türkiye'yi parçalamak üzere kurulmuş bir gizli örgütlenme olup olmadığını artık sağır sultan dahi biliyor.
Amerika'ya kaçan, Amerika'da yaşayan, Amerika'da ölen birisi için iddianame düzenlenmesi bile kağıt israfıdır.
Şimdi ne olacak sorusuna gelince!
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bu vatan haininin ölüsünün, Türkiye Cumhuriyeti topraklarına gömülmesini, şehitlerimizin o ak kanlarıyla sulanan toprağımızı kirletmesini istemiyorum.
Dirisiyle ilgilendiğimiz kadar ölüsüyle de ilgilenilmesini istemiyorum.
Onun ölüsüne ne yapacağını, dirisine ne yaptıracağını düşünen Amerika ve onun gizli servisi düşünsün.
Düşünme kıtlığı içinde kalırlarsa nacizane bir önerim olabilir aklı selimli olmasa da.
Amerika'da sözüm ona özgürlük anıtı var ya, Amerikalılar dışında bütün insanlığın özgürlüğünün sömürüldüğünü daha çok anlatan anıt, işte o anıtın yanına bir de FETO anıtı yapabilirler!
Bizim onun için tek duamız, dileğimiz var!
ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.