Nurten Ağaçbiçer
ARADIĞIN NEREDE?
Nerede…
Nerede aradığın!
Varlığın ve yokluğun birbirine karıştığı,
Sonsuzluk çizgisinin üzerinde mi?
Hani…deniz ve gökyüzünün birbirinin içinde eridiği
O sisli alanda ki gibi bir yerde mi?
Nerede…
Uçsuz bucaksız bir ormanın içindeyken,
Yanından geçen rengârenk bir kelebeğin kanatlarında mı?
Yeşilin bütün tonlarının delicesine harmanlandığı,
O gizemli vahşetin içinde ki sırlarda mı yoksa?
Nerede…
Aklının sınırlarının algılayamadığı,
İçinde yaşadığın muhteşem sistemin hangi parçalarında,
Gökyüzünün ve ötesindekilerin; yıldızların, galaksilerin, güneş sistemlerinin,
Gezegenlerin, ayın, güneşin ve yedi kat göğün hangisinde aradığın?
Nerede…
Gerçeğin ya da hayalin hiçbir önemi kalmadığı.
Dışarılarda gezdiğin, dolaştığın, gördüğün yerlerde mi?
Ya da yediğin yemek, kokladığın çiçek, soluduğun havada mı?
Rüzgârın tenine değmesi, sırılsıklam ıslatan yağmurun damlalarında mı aradığın?
İçerlerde mi yoksa dışarlarda mı?
Nerede…
Bilinç altının koyu karanlık dehlizinin seni düşürdüğü yerlerin farkında olup,
Geçmişin negatif anılarının ve olumsuz deneyimlerin izlerinden sıyrıldığında.
Zihninin seni esir aldığı hapishanenden özgürleştiğin anda.
Ve böyle bir haldeyken…
Göğüs kafesinde saklı Kalbini açtığında.
Ve Kalbini açtığın yerden hakikati görebildiğin anda mı?
Sahi nerede… Nerede senin aradığın?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.