Feryal Vural
Bir de Benim İçin Nara At.
Genelde duygularımı saklayabilen bir insan değilimdir. İçimde ne varsa dışa yansıtırım. Mutluysam çevremdekilerle paylaşmak isterim mutluluğumu, cıvıl cıvıl olurum. Arkadaşlarımın da mutluluklarından mutluluk duyarım.
Üzüntülerinde destek olmaya çalışırım. Ama kendim üzgünsem içime kapanır, nötr olurum. Kimseye anlatmam pek. Yansıtmamaya çalışırım. Sadece iyi tanıyanlar anlar halimdeki değişikliği.
Fakat zamanla anladım ki ne mutluluğunu, ne de üzüntünü paylaşacaksın çevrenle. Mutluluğun başkasının hasedine, üzüntünse sevincine dönüşebiliyor nedense.
Nasreddin Hoca’nın komşularından biri eski bir sipahiymiş. Bu sipahi evine her akşam gelişinde üç nara atarmış. Bu böyle uzun zamandan beri devam edip gidiyormış. Sipahi evinin her katında bir nara atmasıyla dillere destan olmuş. Hoca devam eden bu naraların nedenini öğrenmek için bir gün bu eski sipahinin yolunu kesmiş.
Naraların sebebini sorunca sipahi Hoca’ya:
“Madem benim böyle nara attığımı merak ettin, bir gün eve birlikte gidelim de nedenini sen de gözlerinle gör.” diye Hoca’yı davet etmiş. Hoca “Olur.” deyip ertesi gün sipahinin evine gitmiş.
Sipahi Hoca’ya atını göstermiş:
“Şu gördüğün yaşlı at benim savaşta sırtından hiç inmediğim vefakar atımdır. Onu görünce yaptığım savaşlar aklıma gelir. İlk narayı burada atarım.” diyerek ilk narasını atmış.
Oradan evin ilk katına çıkmışlar. Merdivenlerin çıktığı yerden başlayarak her taraf savaştan kalma silahlarla doluymuş.
“İşte bu silahların bir kısmı benim dedelerimden kalma, bir kısmı da benim savaşta düşmanlarımdan aldığım silahlardır. Buraya gelince yine eski günleri yad etmek için bir nara atarım.” deyip bir nara daha koyuvermiş.
Hoca, “ İnsanın bu kadar değerli anısı varsa, nara atmak hakkıdır.” desteklemiş.
“Peki üçüncü narayı niye atıyorsun?” diye sormuş.
Eski sipahi Hoca’yı üçüncü kata çıkartmış. Hoca’nın karşısına çok güzel bir kadın çıkmış. Sipahi Hoca’ya:
“Bu da benim eşim. Bir savaşta bana aşık olup benimle evlenmeyi kabul eden bir soylunun kızıdır. Huyu suyu çok güzel bir kadındır. Ben de kendisini çok severim.” dedikten sonra “Üçüncü narayı da mutluluktan atarım.” deyince Hoca sipahinin sırtını okşayıp:
“Attığın naralarda yerden göğe kadar haklısın. Bundan böyle bir nara da benim içim at.” demiş.
Eee zaman değişti. Eskiden insanlarla iletişimimiz çok daha samimi ve yakındı. Şimdi ise hayat o kadar hızlı ilerliyor ki birbirimize ayıracak vaktimiz nerdeyse yok. Üstüne üstlük daha bencil, umursamaz ama bir o kadar meraklı, eleştirici, kırıcı ve hiçbir şey bilmezken bile kendimizi beğenmiş olduk.
O yüzden artık attığınız naraların çevrenizi nasıl etkilediğine dikkat edin. Kimileri sizinle mutluluk ve gurur naraları atar, ortak olup duygularınıza, kimileri de hasetlik naraları atar niye bende yok diye.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.