Merhaba, yaz tatili tüm hızıyla devam ederken bu haftaki  yazımda çocuklarımız için birkaç kitap önerisinde bulunmak istiyorum.Hem çocuklarımız için hem de aslında biz yetişkinler için keyifle okuyabileceğimiz kitaplar aslında.Zira çocuk kitaplarının biz yetişkinler için ayrı bir hazzı var.Neyse sözü fazla uzatmadan kısaca önerim olan birkaç kitaptan bahsetmek istiyorum sizlere.

Küçük Kara Balık – Samed Behrengi

Bir varmış bir yokmuş, bir Küçük Kara Balık varmış; bu Küçük Kara Balık annesiyle birlikte bir derede yaşarmış. Küçük Kara Balık'ın en sevdiği şey, ay ışığının evlerinin üstüne vurmasıymış. 

Her gün, sabahtan akşama kadar, Küçük Kara Balık, annesinin peşine takılır, oraya buraya yüzermiş. "Anneciğim, burada daha fazla kalamam ben, gitmeliyim!" demiş bir gün Küçük Kara Balık. "Gitmek istediğine emin misin?" diye sormuş annesi. "Evet," demiş Küçük Kara Balık. "Bu derenin ucunun nereye çıktığını gidip görmek istiyorum," demiş. Başka yerlerde neler olup bittiğini gerçekten bilmek istiyorum... Böyle amaçsızca yüzmekten bıktım usandım." 

Emin olun ki; Küçük Kara Balık, bütün çocuklar için unutulmaz bir öykü, bir başucu kitabı. 

Denizler Altında 20.000 Fersah – Jules Verne

Bilim kurgunun babası olarak adlandırılan Jules Verne’nin ilk olarak 1870 yılında Fransızca olarak 20.000 adet basılan "Denizler Altında 20.000 Fersah” onun hayal gücünün ve ileri görüşlülüğünün klasik bir örneğidir. 

Esrarengiz bir deniz canavarı okyanusta korku salmaktadır. İnsanlar ve her boydan gemiler bu bilinmeyen yaratık tarafından yok edilmektedir. Dünya'nın hiçbir köşesi kendini bu korkudan soyutlayamamıştır.

Buna çözüm olarak Amerikan hükümeti konuyu araştırmak ve yaratığı yok etmek amacıyla zaman kaybetmeden bir grup tecrübeli profesyoneli görevlendirir. Profesör Pierre Aronnax, sadık hizmetkârı Conseil ve Kanadalı bir mızrak atıcısı olan Ned Land destansı bir av için bir araya gelirler.

Abraham Lincoln adlı savaş gemisine binen bu üç kişi korkunç yaratığın izini sürmektedirler. Acaba başarılı olabilecekler mi? Ve onları neler bekliyor?

Ben De Çocuktum – Aziz Nesin 

Küçükler, büyüklerin bir zamanlar çocuk olduğuna inanmakta zorlanır. Büyükler ise bir zamanlar çocuk olduklarını unuttuklarından, küçükleri anlamakta...

Usta yazar Aziz Nesin, bu kitapta bir çocuk olarak çıkıyor karşımıza. Masalsı bir anı kitabı diyebileceğimiz eser; her kütüphanede bulunması gereken bir kitap.

Aziz Nesin’in sözleriyle ; 

“Sevgili çocuklarım, sizler de günün birinde anababa olacaksınız. İyi birer anababa olabilmeniz için bugünkü günlerinizi, çocukluklarınızı, çocukluğunuzda yaptığınız yanlışları, bizamanlar çocuk olduğunuzu unutmamaya çalışınız. Anababalarınızın, öğretmenlerinizin ve eğitmenlerinizin bütün dileği ve benim sizin yazar dedeniz olarak en büyük dileğim, sizlerin bizlerden çok daha iyi anababalar olmanızdır. Sizler için düzenlenen bu kitabı okursanız, bugün sizlere verilen ve sahibi olduğunuz şeylerin değerini çok daha iyi anlayacaksınız.”

Şeker Portakalı - Jose Mauro De Vasconcelos

Brezilya edebiyatının klasiklerinden Şeker Portakalı, José Mauro de Vasconcelos’un başyapıtı kabul edilir. Yetişkinler dünyasının sınırlamalarına hayal gücüyle meydan okuyan Zezé’nin zor hayat koşulları ve her şeye rağmen umut  dolu hikâyesidir “Şeker Portakalı”.

Beş yaşındaki Zezé hemen her şeyi tek başına öğrenir: sadece bilye oynamayı ve arabalara asılmayı değil, okumayı ve sokak şarkıcılarının ezgilerini de. En yakın sırdaşıysa, anlattıklarına kulak veren ve Minguinho adını verdiği bir şeker portakalı fidanıdır.

“Ne güzel bir şeker portakalı fidanıymış bu! Hem bak, dikeni de yok. Pek de kişilik sahibiymiş, şeker portakalı olduğu ta uzaktan belli. Ben senin boyunda olsaydım başka şey istemezdim.”

“Ama ben büyük bir ağaç istiyordum.”

“İyi düşün, Zezé. Henüz gencecik bir fidan bu. Bir gün koca bir ağaca dönüşecek. Seninle beraber büyüyecek. İki kardeş gibi iyi anlaşacaksınız. Dalını gördün mü? Bir tanecik dalı olsa da sanki özellikle senin binmen için hazırlanmış bir ata benziyor.”

Küçük Prens - Antoine de Saint-Exupéry

Bazı kitaplar vardır, aslında çocuk kitabı gibi görülse de çocuk kitabı değillerdir. İşte buna en güzel örneklerden biri  Küçük Prens. Defalarca ve her yaşta tekrar tekrar  okunması gereken, her okunduğunda kişiye yeni bir göz olan, farklı bir algı yaratan bir şaheser.

“Hiç kimsenin kitabımı özensizce okumasını istemem doğrusu. Bu anılarımı yazarken çok üzüntülü anlar yaşadım. Arkadaşım koyunu ile birlikte beni bırakıp gideli tam 6 yıl oldu. Onu burada anlatmaya çabalıyorsam, bu biraz da onu unutmamak için. Arkadaşı unutmak çok üzücü bir şey. Herkesin arkadaşı olmamıştır. Arkadaşımı unutursam, kendimi o sayılardan başka bir şeye değer vermeyen büyükler gibi hissederim sonra…” Saint-Exupéry

 “Küçük Prens” bir bakıma yetişkinliğe hazırlanmanın kullanma klavuzu da diyebiliriz. “Kitap sadece çocuklara nasıl ‘yetişkin’ olunuru öğretmiyor, yetişkinlere de nasıl “iyi” yetişkin olunuru hatırlatıyor.”

Mutlaka okunması gereken bir eser.

Güneşi Bile Tamir Eden Adam - Behiç Ak

Yaşadığımız çağın belki de en büyük sorunlarından biri üretmeden tüketmek. Gerek reklamlar gerekse pazarlama stratejileri ile bizler ve çocuklarımız hiç durmadan “tüketmeye” alışıyoruz.İşte “Güneşi Bile Tamir Eden Adam” hem bizler hem de çocuklarımız için tüketim çılgınlığı üzerine yazılmış güzel bir eser.

Adana’da  esnaf olan  Muammer Bey iddiayı çok seven  ve bir o kadar da alıngan bir kişidir. Kardeşi çalışkan tamirci Kadir Bey'e de küsmüştür. Ama asıl ilginç olan, her tür eşyayı, hatta kırık kalpleri bile onaran kardeşinin  bundan haberi bile yoktur. O, adalıların bozulan ne kadar eşyası varsa onarmakla uğraşır, eskileri değerlendirir, eşyaların geçmişini anlatır durur. Ancak, beyaz eşya satıcısı ve nalbur kazançlarına engel olan tamirciden hiç hoşlanmazlar. Adalılar da eski eşyadan bıkmış, yeni şeylere sahip olmak istemektedirler. Sonunda tamirciyi adadan uzaklaştırmaya karar verirler. Ama nasıl?.. 

Bu keyifli eseri emin olun siz de çocuğunuz da çok beğeneceksiniz.

Keyifle, iyilikle ve kitapla kalın...