Senem Köse Bektaş
GÜZELLİK ENDÜSTRİSİNDE DE YILLARDIR MODA OLAN BİR KELİME ‘’KOLLAJEN’’
Genç parlak ve bebek gibi bir cilt dendiğinde aklınıza ilk gelen ne oluyor? Güzellik endüstrisinde de yıllardır moda olan bir kelime ‘’Kollajen’’
Sadece sektörün dediği gibi bu kremleri mi kullanmalıyız? Kallojen Nedir? Vücudumuzda görevleri nelerdir? Kallojeni arttırmanın yolları nelerdir? Tüm bu soruların yanıtı için yazımı okumaya devam edin...
Kallojen nedir?
Kollajen, Yunanca kelime olan ‘’kolla’’ kelimesinden gelmektedir. Kolla, birbirine bağlanmak anlamına gelir.
Kolajen insan vücudunda en bol bulunan proteindir ve protein bileşiminin yaklaşık üçte birini oluşturur.
Elastin ile birlikte kolajen, cildinizin yağlı, sıkı ve parlak kalması ve yaşlanma belirtileriyle savaşması için ihtiyaç duyduğu temel proteinlerden biridir. Kolajen kas, kemik, tendon, kan damarı ve sindirim sistemi dokularında bulunur. Cildin yapısını ve elastikiyetini destekler.
Kısacası kolajen vücudu bir arada tutan maddedir.
Ciltteki kolajen, cildimizi gergin, sıkı ve elastik tutan, çökmesini ve kırışmasını önleyen bir çerçeveye benzetilebilir. Genç yaşta kolajen yapısı hala çok güçlüdür, ancak yaşla birlikte zayıflar ve böylece ciltteki kırışıklıklar için mükemmel bir temel oluşturur.Yaşlandıkça ve 20'li yaşlarımıza yaklaştıkça, vücudumuz giderek daha az kolajen üretmeye başlar, bu da kırışıklıklara ve cilt sarkmasına neden olabilir. Yaşlandıkça vücudunuzun kendi ürettiği kolajen miktarı azalır. Bunun sonucunda cildinizin koruyucu tabakası ve cildin sıkılığı azalır. Bunun sonucunda birçok insan bu konuda bir şeyler yapmak ister.
Bu, piyasada neden ciltteki kolajen seviyelerini arttırdığını iddia eden bu kadar çok ürün olduğunuda açıklamaktadır. Unutmayalım ki, kallojen miktarının arttırılması sadece cildimize ne sürdüğümüzle ilgili değil. Burada önemli olan kolajen üretiminin sadece doğanın böyle olmasını amaçladığı için değil, aynı zamanda sigara, güneş radyasyonu veya çevre kirliliği gibi dış etkiler de kolajenin daha yavaş ve daha yavaş oluşmasında (olumsuz) rol oynamasıdır.
Ayrıca çinko, C vitamini ve bakır gibi kolajen üretim sürecini desteklemek için başka besinlere de ihtiyacımız vardır.
Vücudumuzda görevi nedir?
Bu güçlü protein, temel vücut fonksiyonlarının korunmasına yardımcı olur. Buna göre, kolajen vücudu aşağıdaki bölgelerin oluşturulmasında destekler:
Cilt: Kolajen cildin yaşlanmasını yavaşlatabilir ve kırışıklıkların görünümünü azaltabilir. Buna göre, bir araştırma, sekiz hafta boyunca kolajen takviyesi alan kişilerin ciltlerinin elastikiyetini önemli ölçüde artırabildiğini gösteriyor
Kaslar ve eklemler: Kolajen kemikler, kaslar ve eklemler üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Bağ dokusunun elastikiyetini ve hareketliliğini arttırır ve böylece kırılganlığı önler. Ayrıca eklem ağrılarını giderir ve kemikleri güçlendirir.
Bağırsak: Kollajendeki özel amino asitler, bağırsak duvarının yenilenmesini teşvik ederek bağırsağın bariyer fonksiyonunun korunmasına yardımcı olur.
Artrit: Artrit, kıkırdak ve bağ dokularının parçalanması ile karakterize bir hastalık olduğundan, kolajen doğal olarak buna karşı koyabilir.
Cildimiz vücudumuzun dışarıdan vitrinidir. Kallojen sadece cildimizin genç ve parlak görünmesi için değil tüm vücudumuz için önemli bir proteindir. Bir sonraki yazımda Kallojen üretimini arttırmanın yolları nelerdir? Sorusunun cevabında buluşalım.
Şifanın gücü için kendine bir adım at .... Işıltınızla var olun...Sevgilerimle
Senem Köse Bektaş
Holistik Beslenme Danışmanı /Theta Healing Uygulayıcısı Gıda Mühendisi
İnstagram @holistikmuhendis
Twitter @senemkose14