Merhabalar. Bu haftaya son dönemde oldukça ilgilendiğim K-pop sektöründen çok acı bir haberle başladım. Ülkemizde de milyonlarca dinleyeni olan SHINee grubunun 27 yaşındaki başarılı yıldızı Kim Jong-hyun yani bilinen adıyla Jonghyun, 27 yaşında intihar etti. Sebepleri hakkında çok çarpıcı iddialar var. Şimdi, biraz daha derine inme zamanı.

Kilit Cümle: “Zor Zamanlardan Geçtiğimi Anlat”

"Çok zor oldu. Lütfen gitmeme izin ver. Herkese zor zamanlardan geçtiğimi anlat. Bu benim son vedam." kardeşinizden böyle bir mesaj aldığınızı düşünün. O an yaşadığınız panik ve hiçbir şeyin hayatınızdan daha değerli olmadığını bir kez daha anladığınız zamanın durduğu yerdesinizdir herhalde. İşte Jonghyun’un ablasına gönderdiği bu mesajdan sonra Seul yakınlarında bulunan evinde karbon monoksite bağlı zehirlenmeden dolayı ölü bulundu. Mesaj ve ölüm sebebi hakkında spekülasyonlar olsa da birazdan değineceğim sektörün acımasız baronları kısmı daha gerçek.

“Şöhretin Ağır Bedeli” Bazı Ülkelerde Daha Ağır

Güney Kore’nin yıldızları, idolleri tüm dünyada özellikle K-pop müzik sektörünün uluslararası yakaladığı şöhrete bağlı olarak son yıllarda inanılmaz gelişti. Ülkemizde de bu grupların hayranları, bizim yerel Türk şöhreti olarak kabul ettiğimiz birçok isimden daha fazla sayıda etkileyici bir fan kitlesine sahip. Bunun sebebi hem şarkılarının sözlerinde hayranlarının kendi hayatlarından bir şeyler bulabilmeleri, hem de K-pop sektörünün zorluklarını aşmanın diğer ülkelerden çok daha fazla meziyet gerektirdiğinin ortaya çıkarılmasıdır. Bizim kimi zaman dalga geçtiğimiz sözlerden olan “Şöhretin ağır bedeli” K-pop dünyasında gerçekten çok daha ağır. Özellikle dünyaya yayılan bu başarılı grupların ardındaki medya baronları, bizim ülkemizdekilerle kıyaslanamayacak derecede sert. Şöyle ki bu K-pop gruplarının anlaşma yaptığı yapım şirketleri ve onların hayatını yönlendiren menajerler bu starların yaşamlarını adeta senaryolaştırıp onlara dayatıyor. Başarıya ulaştırıldıktan sonra giyim, müzik tarzı, katılacakları zorunlu yarışmalar, TV şovları, cep telefonu & sosyal medya kullanımı gibi konularda kısıtlamaların yanı sıra kimi zaman başka isimlerle sahte ilişkiler yaşamalarını zorla kabul ettirmeye çalışan büyük patronlar; Jonghyun’un intiharının ardındaki kilit noktalardan bazıları. Güney Kore’nin düşük toleranslı eğitim sistemi ve bu idol adaylarının aldığı zorlu eğitim de gençlik yıllarından beri ne kadar baskı altında olduklarının göstergesi. Hayranlarının takdir ettiği yön, bu zorluklardan sonra başarıya ulaşan isimlerin şarkı sözlerinin ardında bile onlarda kendilerini en içten şekilde hissedebilmeleri.

Kontratlarla Dolu Zorla Düzenlenmiş Hayatlar & Geride Bıraktıkları

Bu konu hakkında yazmamı isteyen birçok değerli takipçim oldu. Bana bilgi ve referans sağladılar. Hatta Jonghyun’un “Let Me Out” (Beni bırakın / Çıkmama izin verin) adlı parçasının Türkçe sözleri adeta bu yaşanılan baskıyı, dayatmayı ve olası intiharı anlatıyormuş aslında. Öyle ki Jonghyun intihar etmeden önce diğer grup üyelerinin çalışmalarını ve doğum günlerini geçirmelerini beklemiş ve ondan sonra bu tarihi seçerek yaşamına son vermiş. K-pop sektöründe göz önünde olan bahsettiğimiz isimlerin bağlı oldukları büyük medya firmalarının isimlerini vermeyeceğim. Zaten istiyorsanız siz hangi K-pop grubunun arkasında hangi firmalar var rahatlıkla bulabilirsiniz. Önemli olan en tepe noktada bu isimleri yöneten güçlü bir oluşum olduğu gerçeği. Zorlu sektörde yapılan kontratlarla aslında idoller, kendi hayatlarını başkalarının şekillendirebilmelerine imkan tanıyorlar. Şartlar o kadar zor ki ne başka bir gruba ne de başka bir yere kimi zaman evinize bile danışmadan gidemiyorsunuz. Şarkı sözlerinde bahsettikleri çoğu şey gerçekten yaşadıkları hayat şartları ve onların gerçek mücadelesi aslında. Dilerim Jonghyun bu dayatılmış yaşam düzeninden tek kaçış yolunu canına kıyarak bulan son isim olur…

Ata Benli

www.twitter.com/atabenli