İsveç'te Kutsal kitabımız olan Kuranı Kerimin yakılmasına yönelik izin verilmesi kabul edilemez... Hiç bir Ülke medeniyet başka bir toplumun Kutsalına Asla dil uzatamaz Asla ırkçı ve nefret içerikli eylemlere izin veremez .. Demokrasinin tanımı bu değildir. Avrupa İnsan hakları mahkemesinden dem vuran adaletten dem vuran hukuktan dem vuran Avrupa'daki bir ülkenin özellikle ırkçı ve nefret suçu işleyen bir kişiye izin vermesi gerçekten kimsenin haddi değil. Bu tür adımlar demokrasiyi lekeleyen özellikle ırkçılığa ve nefrete körükleyecek bir adım olarak burada ifade etmekte yarar var. Biz Müslüman bir ülke olarak içinde barındırdığımız Hristiyan Ermeni Musevi gibi dinlerle bir arada yaşayan zengin bir ülkeyiz. Türkiye Cumhuriyeti farklılıklarıyla zengin bir ülke. Bizde ne Tevrat'ın Ne incilin Ne Zebur'un ne de Kuranı Kerim'in yakılmasına asla ve asla müsaade etmeyiz. Tüm saydığımız kutsal kitaplar Allah'ın kitabıdır. Allah'ın yarattığı kitaba iman ediyoruz. Bizim dinimiz bunu gerektirir. Ben buradan İsveç başta olmak üzere bütün Avrupa Birliği ülkelerindeki yetkililere sesleniyorum. Türkiye'de İncil'in ya da Tevrat'ın yakılmasına müsaade eder misiniz? Tepkiniz ne olur?...

Bir sözümde özellikle İslam işbirliği teşkilatı birliği ülkelere... Sudi Arabistan nerede? Misi nerede? İran Nerede? Suriye neredesin? Kuveyt neredesin? Bahreyn neredesin? Neden bu rezilliğe bu adiliğe bu alçaklığı sesiniz çıkmıyor?... şu saate kadar ben tepki görmedim. Yarın çıkar mı bilmem?.. Sadece Türkiye Cumhuriyetinden bekliyorsunuz. O zaman İslam işbirliği Teşkilatı ne anlam ifade ediyor. Neye yarıyor bu teşkilat. Toplanıp kahve mi içiyorsunuz... Türkiye'nin gösterdiği bu tepkiyi sizde göstermelisiniz. Daha önce de bu alçaklığı yapmışlardı. Buna artık tüm İslam ülkelerine üye olun tüm ülkeler Büyük elçileri gerekirse sınır dışı etmeli.

Rahat bırakın şu insanların kutsalına saygılı olun...

Şu ırkçı tipler ne iğrenç insanlarsınız...

Sizden midem bulanıyor.