Esra Aran
Meme Kanseri ve beslenme arasındaki ilişki …
Meme kanseri birçok ülkede, kadınların en korkulu sağlık sorundur. Günümüzde yaklaşık her dokuz kadından birine meme kanseri teşhisi konulmaktadır.
Kanser hücreleri aslında hepimizin vücudunda vardır. Bazen çevresel faktörlerin (beslenme- soluduğunuz hava-kullandığınız ilaçlar) etkisiyle bu hücreleri değişime uğrata bilmekteyiz. Zaman içinde bu etkiye maruz kalmış hücrelerin kanser hücresine dönüşme riski artabilir.
Meme kanseri nasıl oluşur?
Normal ve sağlıklı bir meme hücresinin değişime uğraması ve diğer vücut hücrelerine yayılması ile meme kanseri oluşur.
Hem kadınlar da hem de erkekler meme kanseri görülebilir. Ancak meme kanseri kadınların en sık karşılaştığı türdür.
Meme kanserinin oluşum nedenleri;
Genetik
Hormonlar
Çevresel faktöler (Beslenme) olarak sıralanabilir.
Kontrol süreci çok önemli:
30 yaşını geçen her kadın her banyodan sonra kendi kendine yapacağı düzenli fiziksel muayene ile meme kanseri gelişimini takip edebilir. Bu muayene de meme dokusunda bir farklılık olup olmadığı incelenmelidir.
40 yaşından sonra ise fiziksel muayeneye ek olarak her yıl düzenli olarak mamografi çektirmeli (meme filmi) ve düzenli olarak doktor kontrolünden geçmelidirler.
Kendi kendinize yaptığınız fiziksel muayenede
Memede ağrı
Memede veya memeye yakın olan kol altında şişlik
Memenin büyüklüğünde veya şeklinde değişiklik
Meme başında yumuşaklık ve akıntı
Meme derisinde portakal kabuğu görünümü
Memede veya meme başında içeri doğru çekinti olması
Memede iki haftadan uzun süre ele gelen sertlik veya kitle
gibi durumlarla karşılaşıyorsanız hemen doktorunuza başvurmalısınız. İhmal etmeyiniz.
Diğer birçok kanser türünde olduğu gibi meme kanseri ile beslenme arasında önemli bir ilişki vardır. Kanser hastalığı üzerine araştırma yapan uzmanlar bazı besinlerin içerdikleri etken maddelerin kanser riskini arttırdığını bulmuşlardır.
Bu besinler;
Yağlı tüm hayvansal besinler
Yağlı şarküteri ürünleri
Paketlenmiş, rafine edilmiş , katkı maddeler içeren besinler
Tereyağı
Kızarmış besinler
Tütsülenmiş besinler
Tuzlanmış veya salamura yapılmış besinler
Doğrudan ateşte pişirilmiş etler dir.
Bu besinler vücutta dokularla olumsuz etkileşime girerek kanser riskini arttırabilirler. Bu nedenle tüketimleri mutlaka sınırlandırılmalıdır.
Örneğin, kızarmış bir yiyecek veya şarküteri grubu besinlerden tüketecekseniz mutlaka yanında C vitamini kaynağı olan sebze veya meyvelerden bol miktarda tüketmeniz gerekir.
Uzun zamandır yapılan araştırmalar ile bazı besinlerin kanser riskini azaltıcı etkisinin olduğu bulunmuştur. Bu araştırmalara göre kanser riskini azaltıcı besinlerin başında meyve, sebze, kuru baklagiller, tam tahıl ürünleri gelir. Aslında daha az işlem görmüş veya doğal ürünler en sağlıklısıdır. Yumurta, az yağlı süt veya yoğurt, az yağlı peynir, lor ve çökelekte kanser riskini azaltıcı etki gösteren hayvansal besinlerdir.
Spor ve Kanser
Yapılan birçok araştırmada orta düzeyde spor yapan kadınların meme kanseri olma riskinin azaldığı bulunmuştur. Fiziksel olarak aktif bir yaşam kansere karşı koruyucudur ve spor sırasında salgılanan endorfin hormonu sayesinde psikolojik olarak da mutlu olmayı sağlar.
Sağlığınız için;
Vücut ağırlığınızı ideal seviyede tutmayı hedefleyin.
Sebze ve meyve tüketiminizi yüksek seviyede tutun
Yağ alımınızı sınırlamayı deneyin. Yediğiniz besinleri yağ içeriklerine göre ayarladığınızda tükettiğiniz yağ miktarını da azaltmış olursunuz.
Omega 3 yağ asitlerinden zengin besinleri beslenme planınıza ekleyin.
Trans yağ asitlerinden mutlaka uzak durun.
Kendinizi mümkün olduğunca stresten uzak tutun ve sağlığınızı koruyun.
Yaşamın bize verilmiş en güzel armağan olduğunu bilin ve lütfen nefes aldığınız her dakika ona gereken özeni gösterin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.