Sahipli olanların bile mal görünmesi ile korunduğunu düşünürsek.  Önüne gelen herkes , her türlü işkenceyi yapabilir ve ceza almadan gezebilir. Sen ise çektiğinacı içinde öldüğünle kalırsın.  Ya arkasında bir siyasi vardır, ya para , ya da kodaman biri. Hemen ört bas edilir olaylar . Ceza bile almazsın üstelik, çünkü ya ihbar eden döner, ya da suç başkasına devredilir en son Erzincan Ordu evindeki misal. Sözüm ona ordu evinde er olan biri , onca er önünde zavallı, çaresiz, savunmasız bir yavru kediye böylesine akıl almaz işkenceler edecek de memleketimin askeri tek kelime etmeyecek!!!! Hangisini akıl alsın.  Insanların vicdansız zavallı sizofrenligini mi, askeriyenin hiyerarşisinin  çaresizliğini mi? Olan yine savunmasız, güçsüz olana oldu. 

Onca insanın gözü önünde, çırpına çırpına minicik bir can , acılar içinde can verdi. Ve bu katil aramızda, bizlerle , böylesine bir katil, acımasız biri bunu yarın çocuklara, kadınlara, kendinden güçsüz bütün canlılara yapacak.  Yurt dışında pek çok ülkede işlenmiş olsa idi bu suç hayatı bitmişti.  Ama burası Türkiye.  Savunmasız   güçsüz, aciz, parasız insan ve hayvanların önemsiz olduğu bir ülkeyiz.  Ver 300 lira öldür istediğin hayvanı.  Bir cana işkence yapma , öldürme isteğinde olan bir insan normal bir insan değildir. Hayvanlara işkence bir kabahat değil, suçtur.  Bir an önce ülkemizde kanunların değiştirilerek bütün hayvanlara işkencenin kabahatlar  kanunundan çıkarılarak , bunun suç olduğunu artık kabul ederek , hak ettikleri cezalarını almalarını diliyorum. 
Vicdansızlara bu kadar kucak açan ülkem, aciz  canlara kucak aç artık ...