Doğu ve Güneydoğu Anadolu' da kız çocuğu olarak dünyaya gelmek Tanrı'nın size verebileceği en büyük cezadır.. Çilesi , derdi hiç eksilmeyen  dünyaya katlanmak yetmiyormuş gibi  bir de bu bölgede kız çocuğu olmak , varın gerisini siz düşünün artık.. Öyle  ki asırlardır süregelen bu  inatçı cinsiyet ayrımı bu bölgede hiçbir çağda hızını kesmedi kesmiyor da , bilgi çağı teknoloji çağı , insanlar daha aydın ve özgür düşünür dedikçe tam aksine her şey ışık hızıyla geriye gidiyor..

Hiç unutmam, Urfa'da öğretmenliğimin ilk yıllarında öğrencilere ilk derste tanışma adı altında sorular sorardım/ k yine böyle bir tanışma dersinde  öğrencinin birine kaç kardeş olduklarını sordum ,kız kardeşlerini çıkararak kaç kardeş olduklarını söylemiş ,bunu tabi diğer öğrenciler söylüyor , nasıl yani dedim ,bizde böyledir hocam demesin mi ??

O zamanlar henüz genç bir öğretmenim o yöreyi iyi de bilmiyorum , günlerce aklıma takıldı , işin gerçeği benim yaşadığım Doğu Anadolu ' da da durum bundan farklı değil ama Güneydoğu' ya nispeten biraz daha vicdanlı ,hiç olmazsa evlat olarak sayılıyoruz ama nereye kadar sayılacağımızın haddini de iyi biliyoruz ..

Mesela mal mülk konusunda haddimizi biliriz ,var olan mal mülk  erkek çocuklarına verilecek bize ucundan ya koklatılacak ya da hava aldırilacak ,niye ,çünkü kız çocuğusun  eldesin  ,el mi yesin? Sanırsın evdeki gelin yabancı değil de kendi kanından ,böyle de absürt bir zihniyet..

Yaz yaz ,anlat anlat bitmez , günlük hayatta yüzümüzü bıçak gibi kesen deli rüzgarlar misali bu gerçekle hep karşı karşıyayız ,kime ne anlatsan kime ne söylesen boş , insanın yüreğini kanatan  bu ayrımların mimari da anneler oluyor genellikle , enteresan bir sosyolojik ve psikolojik  olgu ..

Fakat bu gerçeğin yıllar sonra memleketin birçok bölgesinde yaşandığını deneyimleyerek de  öğrenmiş oldum ,hani derler ya kurdun adı kötüye çıkmış diye şu anda var olduğum bölgede de sözünü ettiğim bölgeler kadar olmasa da ne yazık ki cinsiyet ayrımı yapılıyor ..Bu duruma maruz kalmış bir ablamın şu cümlesi hep aklımdadır " Anam beni doğururken sanki hiç acı çekmemiş."

Haklıydı , aynı anadan doğmuştuk , aynı acıyı  çekmişti analarımız  iyi de   bu ayrım niye ??

Paylaşıp paylaşmama konusunda ikilemde kaldım ki olsun yine de paylaşayım : Babama benim için kızınız oldu deyince babam kapıyı hızla bir çarpıyor ki cam kırılıyor ve benim babam da mürekkep yalamışlardan üstüne üstlük hukukçu artık fazla söze gerek yok sanırım ..

Evlerden adalet ve sevginin eksik olmaması umuduyla..